Fransa’nın dünyaca ünlü siyasi hiciv dergisi Charli Hebdo’ya gerçekleştirilen ve 12 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör saldırısı Türkiye’de de büyük tepki çekti. Paris büyükelçiliğimiz Türk bayrağını Fransa’daki yas nedeniyle yarıya indirdi. Bu saldırı bütün dünyada şok etkisi yarattı. Obama saldırıyı ‘dehşet verici’ olarak nitelendirerek kınadı. Bütün devlet liderleri bu eylemi kınadılar. Sivil toplum kuruluşları da olayı kınadılar. Fransa İslam Konseyi saldırıyı ‘demokrasiye yönelik barbarca bir eylem’ olarak tanımladı. Nato Gn. Sekreteri ‘tüm müttefikler terörle mücadelede omuz omuzadır’ ifadelerini kullandı. Fransa eski Cumhurbaşkanı ‘Fransa kalbinden vuruldu’ dedi.
Bu terörü kınamamak mümkün değil. Nereden, kimden, hangi örgütten gelirse gelsin masum insanların öldürülmesi kabul edilemez. Ancak terör örgütlerinin çoğu maalesef İslam ülkelerinden çıkmaktadır. Bu örgütler terörü İslam adına yapmaktadır. Bu nasıl bir anlayıştır ki Hz. Peygamberimiz ‘Bir kişiyi öldüren bütün insanlığı öldürmüş olur’ dediği halde bu terör örgütleri hiç acımadan palalarla cami ve cami çıkışlarında çoluk, çocuk, kadın, yaşlı demeden insanları öldürebiliyorlar.
Kim bu İslam terör örgütleri; ışid, müslüman kardeşler, taliban, hizbullah, bako haram, el kaide, hamas, ebu nidal, islami cihad. Sözde hepsi Müslüman. İnsanları katlederken ağızlarında ‘Allah-u ekber’ var. Bunların silahlı eylemleri sadece yaşadıkları ülkede değil, bütün ülkelerde yaygın. Eğer İslam ülkesi fakir ise insanlar perişan, petrol zengini ise ilkellik diz boyu. Kim bu Müslüman ülkeler. Pakistan, Afganistan, Bengal, Irak, Suriye, Yemen, Libya, Katar, Mısır, Malezya ve Afrika ülkelerinin çoğu.
Atatürk’ten Allah bin kere razı olsun. Ülkemizi bu bataklıktan kurtardığı için. Laik Türkiye Cumhuriyetini kurduğu için. ‘İki ayyaş’ diyerek Atatürk’e hakaret edenler şimdi herhalde Atatürk’ün kıymetini belki biraz anlamışlardır. Anladıklarını pek zannetmiyorum. Ülkemizde terör örgütleri, tarikatlar cirit atıyor. Onlar Osmanlı hayranıdır ve Ortadoğu liderliği peşindeler.
Müslüman ülkeler ABD ve Avrupalıların menfaatleri için terörü desteklemişlerdir. Bizim liderler ‘bizim dinimizde terör yoktur, İslam terörle bağdaşmaz’ derler ama Suriye’de Esad’ı devirmek için çarpışan ve on binlerce kişinin ölümüne neden olan İslami terör örgütlerine para, silah ve gıda yardımı yapan kim? Sınırımızdaki terör örgütlerini bu güne kadar kim besledi? Tır’ların fakir halka ulaştığını gösteren ne bir haber, ne bir fotoğraf gördük. Terör militanları Türkiye’den elini kolunu sallayarak kevgire döndürülen sınırlarımızdan geçti.
Avrupa devletinin bir tanesine iğne battı. Bütün Avrupa ayağa kalktı. Terörle mücadelede birleştiler. Dünya basını tek ses oldu. Türkiye’de her gün terör var. Bunlar yıllardır ABD’den ve Avrupa’dan besleniyorlar. Avrupa’da serbestçe örgütleniyorlar. Maddi ve lojistik destek alıyorlar. 30 yılda 40 bin şehit verdik. ABD Başkanı Obama, Fransa’daki terörü kınıyor ama bizdeki teröristlere ABD uçakları ile silah ve yiyecek yardımı yapıyor. Bu çifte standarttır. Neticede bizim canımız yanıyor ama emperyalistlerin umurunda değil! 30 km ötedeki teröristlere dokundurmuyor. 36 askerimiz bir günde şehit oldu. Her gün ya askerimiz ya polisimiz terör kurbanı oluyor. Bende bunu lanetliyorum.
El öpenlerin çok olsun!
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Uşan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elini öpmek istemesi utanç vericidir. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmek isteyen Atatürk’e hakaret eden, her gün Anayasayı ayaklar altına alan bir insana hukuk doktorası vermek abesle iştigaldir. Dekanları bu hale getirenler ve el öpenler utanmalıdır. Bu yağcılık ile Dekan ‘Yök’ başkanlığını hak etmiştir. Bizim kültürümüzde anne, baba ve öğretmenin eli öpülür.
Anayasa Mahkemesi darbeci mi?
Anayasa mahkemesi başkanının ‘%10 seçim barajını görüşeceğiz’ demesi ile yandaş ve havuz medyası Anayasa hakimlerini ‘darbeciler, paralelciler, iç ve dış mihraklarla işbirlikçiler, vesayetin son kalesi’ gibi sözlerle bombardımana tuttular, hakaret ettiler. Hatta Bakan çıktı, ‘mahkemenin kararını dinlemeyiz’ dedi. Bu ülkede hukuk yok mu sayın Bakan? Hukuksuzluğu hukukun önüne geçirdiniz. Bu iktidara bir gün hukukta, hukukçuda lazım olacak. Kendinizi erişilmez görmeyin.