“
Geçtiğimiz gün Belediye Başkan Yardımcısı Seçkin Eken ve
bazı belediye görevlileriyle Yeniköy’e gittik. Yeniköy’de sahil temizliği ile
Malkara ve Yeniköy su depolarını inceledik.
Yeniköy’de yapılan sahil
temizliği sonrası Eken’e, Malkara’da ki sahil ve çevre sorunlarını hatırlattım.
Kendiside Malkara’ya gidince bakarız dedi. Tabi ki sayın Eken zor duruma
düşmemek adına Malkara’ya bakmadan döndü Karacabey’e.
Ardından bende gazeteci olarak
hem suyla ilgili hemde temizlikle ilgili iki ayrı haber yaptım. Su haberini
beğenen Eken, temizlik haberine ise telefonla arayarak şu şekilde tepki
gösterdi;
‘’Sen ne biçim
haber yapmışsın. Böyle haber mi olur. Biz demedik mi temizlik Yeniköy’den
başlayarak Malkara’ya gidecek diye. Senin daha yaşın küçük. Ben seni özel
çağırmıştım. Ama senin neden belediye haberlerine çağrılmadığını şimdi daha iyi
anladım’’ dedi ve telefonu yüzüme kapattı.
İşte bu bir emekli eğitimci ve
belediye başkan yardımcısı. Kutluyorum seni Seçkin Eken.
Şimdi gelelim sana
cevap kısmına…
Yapacağım haberi sana soracak
değilim. Beğenirsin beğenmezsin o senin tercihin. Ne sen ne başkası orada
temizliğin buradan başlayarak Malkara’ya gideceğini söylemedi. Bana yaşımın
küçük olduğunu söylüyorsun evet haklısın yaşım küçük ama senden küçük, beynim
gayet büyük.
Ayrıca ben size Malkara’daki
sorunları söyledim sizde gideriz dediniz neden gitmediniz. Yaptığımız haberlerin doğru olduğunu gözlerinizle görmemek için mi?
Eyvallah çağırdın beni
teşekkürler. Çok özlemiştim belediye haberlerine gitmeyi iyi oldu!
Bilseydim çağırmazdım diyorsun. Neyi bilseydin merak
ettim. İstediğin gibi bir haber yazmadığımızı mı?
Bende bilseydim gelmezdim
sayın Eken. Defalarca yaptığım Malkara haberleri için bir adım atıp oraya
gideceğinizi sandığım için geldim. Ayrıca gazeteci olduğumu şuradan
öğrenebilirsin!
Bizde TARAF yok, biz doğruları da yazarız yanlışları da. Güzeli de
çirkini de. O gün su haberini manşetten verdik. Belediyenin yaptığı güzel bir
hizmet haberini. Ardından da Malkara’da ki eksikliklerinizi. Gazetecilik bu
işte sayın Eken. Sanırım anladınız!
Bu arada benim neden
belediyeye çağrılmadığımı da kendi ağzınla söylemiş oldun. Ben GAZETECİYİM sayın Eken. İşte o yüzden
çağrılmıyorum. Yalakalık yapmadığım
için çağrılmıyorum. Her doğruyu
yazdığım için çağrılmıyorum. Ben bir SOMON
balığına kalemimi satmam sayın Eken.
Biraz eleştirilmeyi kabul
etmeyi öğrenin. Belediye hakkında yaptığımız olumsuz haberlerin hiçbiri yalan
haber değil. Bizim görevimiz kimseyi karalamak değil, sadece yapılmayanı görüp,
yanlışı görüp düzeltilmesini sağlamak. Yapılanı da alkışlamak. Biz bu
pencereden bakıyoruz. Sanırım siz başka pencerelerdesiniz.
Bak şimdi, manşetten
verdiğimiz ‘Bu yolları Paris belediyesi
mi?’ yapacak diye bir haber var. Sayın Eken, beni arayıp bu ne biçim haber
diyeceğinize bu haberi okuyun da göreviniz olarak gereğini yapın Karacabey
hizmet görsün….
“