“
Hep bana mı denk geliyor bu hastanedeki sorunlar, yoksa
zaten hastane hep sorunlu bir yer mi? Evlerde, otellerde ve Reizdasnlarda görüşen kızlara kolayca erişebileceğiniz, hızlı bir platform. demekten alıkoyamıyorum kendimi!
Neden mi?
Önceki gün B blokta bir
polikliniğe gittim. Sıramı aldım ve her vatandaş gibi beklemeye başladım. Sonra
sıram geldi ve girdim doktorun yanına. Doktor bey ‘geç yana şunu yaptır’ dedi
ve bende dediğini yaptırdım.
Sonra aldığım sonuçlarla
doktor beyin yanına gireceğim sandım ama oda ne! Neymiş tekrar sıraya geçip
sıramızın gelmesini bekleyecekmişiz!
Demek ki burada uygulama böyle
dedim ve başladım herkes gibi beklemeye. Bekliyoruz beklemesine de oda ne?
Bizler iki saat orada enayi
gibi beklerken bir bürokratımız elini kolunu sallayarak giriyor içeri. Ardından
sırası gelip muayeneye gelmeyenlerin yerine başkaları giriyor. Güvenlik
görevlisi giriyor. Giren giriyor yani. Vatandaş
beklesin.
Tabi bu sırada bekleyen
hastalar başlıyor homurdanmaya. Bende dayanamayıp soruyorum görevliye. Biz sonuçlarımızı göstermek için sıra
beklerken bunlar neden hemen giriyorlar? diye.
Cevap: Bu şu,
öteki bu. Ben nasıl diyeyim sıraya girin diye!
Tabi oda kendine göre haklı.
Nasıl desin bürokrata ‘sıraya geçin’
diye. Onların önceliği var. ‘E o zaman
bende gazeteciyim bende sırada beklemeyeyim istediğim zaman gireyim’
dediğimde ise doktor beye söyleyin diyor. E
vatandaş ne yapsın?
Tabi tüm bu yaşananlar varken
gözüme bir şey takılıyor. Bakıyorum AKP Meclis Üyesi Nurgül Özatilla, sanırım
yanındaki kızıydı, onlar diğerleri gibi ben şuyum ben buyum demeden bekliyorlar
sırada. Sonunda sıraları gelince de giriyorlar içeri. Bu davranışından ötürü
Özatilla’yı kutluyorum.
Gelelim sırada
bekleyenlerin zamanı nasıl geçirdiğine!
Sırada beklerken yakınsanız
eğer, ya çalışanların yaptığı hastane dedikodusu yada çekiştirmeleri duyarsınız,
yada sesini duymasanız da sürekli SAMANyolu
TV’yi izlersiniz! Hastanenin kadrolu televizyon kanalı.
Tüm bunların ardından sıranız
gelip doktorun yanına girebildikten sonra sıra bu kez doktorun verdiği kağıdı
başhekim yardımcısına imzalatmaya geliyor.
Gidiyorsunuz başhekim
yardımcısının odasına oradaki görevli, ‘burada
değil röntgen odasında olabilir gidin oraya bakın’ diyor. Doktoru bulmakta
hastanın işi ya!
Haydi işin yoksa kağıdı
imzalatmak için hastanede adam ara! Neyse buluyorum röntgen odasında doktor
beyi ve imzalatıyorum kağıdı. Yani bir hastane macerası daha böylelikle
sonlanıyor.
Sonuç: Bu
hastaneden bir cacık olmaz!
“