“
Yıllardır terörle mücadele yapılan ülkemizde geçtiğimiz
günlerde Hakkari’de hain saldırı ile 24 Mehmetçiğimiz şehit olmuş, bir gün
öncesinde de 5 polisimiz yine PKK’lı teröristler tarafından şehit edilmiş, iki
gün sonrasında saldırılarına devam eden teröristler yine 1 askerimizi şehit
ederken, 3 askerimiz de yaralanmıştı.
Ülke olarak henüz daha bu
acılarımızı yüreğimize gömmeden bu kez bir başka acı haber Van’dan geldi.
7.2’lik depremle sarsılan Van’da 596 vatandaşımız hayatını kaybederken,
bunlardan 63’ünün öğretmen olması, bir çoğunun yeni atanan gencecik
öğretmenlerden oluşması, milletçe yaşadığımız acılarımızı daha da
derinleştirdi.
PKK’lı hainlerin
saldırılarının devam etmesine birde aralarında BDP’li milletvekillerinin de
bulunduğu PKK yandaşlarının önce Diyarbakır, ardından Hakkari’de Mehmetçiğin
sınır ötesi operasyonlarına karşı ortaya koymaya çalıştıkları sözüm ona tepki
gösterileri devam ederken, bir acı haberde Bingöl’den geldi.
Hain saldırılarını asker,
sivil, kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden sürdüren eli kanlı terör örgütü kanlı
yüzünü bir kez daha gösterdi ve Bingöl’de kendini patlatan canlı bomba iki
sivil vatandaşın ölümü ile çok sayıda vatandaşın yaralanmasına neden oldu.
Ülkemiz tüm bu olumsuz
gelişmeler ve olaylar ile sarsılıp millet olarak topyekun yaşanan acıları
dindirmenin mücadelesini vermeye çalışırken, bu yıl 88. yılı kutlamaları
yapılacak olan Cumhuriyet Bayramı kutlama ve geçit törenlerinin hükümet
tarafından iptal edilmesi, muhalefetin ve halkın tepkisine neden oldu.
Hükümetin aldığı bu kararın
Cumhuriyete yönelik atılmış olumsuz bir adım olduğu inancıyla başlayan
tepkilere CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’da katıldı. Kılıçdaroğlu,
Ankara’daki törenlerin ardından geldiği Eskişehir’de, ‘Cumhuriyet Yürüyüşü’ne katılarak hükümeti eleştirdi.
Diğer taraftan hükümetin
aldığı iptal kararına rağmen Ankara, İstanbul ve diğer illerimizde çeşitli
yürüyüşler ve etkinlikler yaşanmasıyla vatandaşlar tepkilerini ortaya
koyarlarken, Karacabey’de de ADD Başkanı Fahri Çeki düzenlediği basın
toplantısıyla bu tepkilere destek verdi.
ADD açıklamasında, Cumhuriyet
Bayramı etkinliklerinin iptal kararını eleştirilerek, Türkiye’de bir ilkin
yaşandığına dikkat çekildi ve Van depreminin bahane edilerek törenlerin iptal
edilmesinin anlaşılır ve kabul edilebilir bir karar olmadığı vurgulandı.
Deprem acıları üzerinden
fırsattan yararlanıldığı ve Cumhuriyetin unutturulmaya amaçlandığı ifade edilen
bildiride, ‘Kanla kazandığımız
Cumhuriyetimize karşı girişilecek hiçbir oyuna izin vermeyeceğiz’
denilerek, acıda olduğu gibi kıvançta da birlikte olma çağrısında bulunuldu.
Cumhuriyete yönelik tüm
saldırıları şiddetle kınadıklarını belirten ADD Başkanı Fahri Çeki’nin bu
açıklaması tüm Türkiye genelinde ADD temsilcileri tarafından basına açıklama yapılarak,
Cumhuriyet törenlerinin iptal kararına ülke genelinde tepki gösterildi.
Evet eski Cumhurbaşkanlarından
Sayın Ahmet Necdet Sezer’in önceki yıllarda Ramazan ayına denk gelen Cumhuriyet
Bayramı törenleri sırasında ve kameralar önünde çay içmesini kabul edilemeyen
bir davranış olarak ifade edebiliyorsak, bugün de ülkemizi sarsan acı olayların
gölgesinde Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin iptal edilmesinin yanlışlığını
belirterek, sanatçı İsmail Türüt’ün bir eserinde dediği gibi, ‘Hem Müslüman Hem Türküm ben’ diyor
saygılarımı sunuyorum.
“