O zat denilen kişi, AKP’nin kurucu ağabeyi, partinin temel taşlarından olan insan, partisine her zaman sahip çıkan şahıs. Doğru bildiklerini söylemekten çekinmeyen karaktere sahip biri. AKP iktidarı boyunca Meclis Başkanlığı, Başbakan yardımcılığı yapmış olmasına rağmen partisine de, hükümete de eleştiri yapardı. Bu insan AKP içinde vicdanı ile hareket eden Bülent Arınç olarak anılırdı. Ancak Erdoğan’ın azarlarından sonra geri adım atardı.

1 Kasım seçimlerinden aday olmadı. Şu anda vekil değil. Arınç, bir TV kanalında “PKK ile 3 hükümet yöneticisinin Dolmabahçe mutabakatında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haberi vardı” demesi üzerine şimşekleri üzerine çekti. Çünkü Erdoğan, “Dolmabahçe mutabakatından haberi olmadığını” daha önce açıklamıştı. Erdoğan’ın haberi olmaması mümkün değildir. Erdoğan partide ve hükümette uçan en ufak sinekten bile haberi olan kişidir. Arınç bu açıklamayı yapınca ki, AKP’yi eleştirirsen, aykırı laf söylersen, tenkit edersen, gerçeği söylersen, yandaş ve havuz medyaları tarafından televizyonlarla, gazeteleriyle, tetikçileriyle, vekilleriyle, trolleriyle anında üstüne çökerler. Evet, çöktüler de zavallı Arınç’a “Cüppeli Bülo”, “Manisalı Lawrence” diye küfürler, hakaretler, aşağılamalar gırla gitti. Neye uğradığını şaşırdı. Arınç’ın feleği şaştı. Her halde en fazlada feleğini şaşırtan söz kendisine yıllarca ağabey dediği Erdoğan’ın “O zat’ın hareketi dürüst değil” sözüdür. Ayrıca dürüst olmadığını söylüyor yalancı durumuna da düşüyor olmasıdır.

Erdoğan kendine karşı gelene daima acımasızdır. Kendisinin kayıtsız şartsız desteklemesini, söylediği her sözün tasdik edilmesini ister. Aksi takdirde yıllarca birlikte politika yaptığı “dava arkadaşı” olduğu ağabey olarak gördüğü kişileri bile kolayca bir hamlede silip atabiliyor. Bu gün bu tutumdan dolayı Türkiye’de karpuz gibi ikiye böldü.

Başkanlık için 330 milletvekili

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlık için yol haritasını belirledi. Erdoğan, “Ortada yamalı bohça gibi bir Anayasa (AY) var. Bu AY’yı A’dan Z’ye pırıl pırıl hale getirmemiz lazım. Biz ön çalışmaları yaptıktan sonra, referandum noktasında parlamentodan geçtikten sonra (330 vekil gerekli) bir arama konferansı yapalım. 81 vilayette arama konferansı yapılır” diyor. Devamında da “330’u sağlarız, referanduma sunarız” diyebiliyor.

AKP’nin 316 vekili var. 14 tane satın alınabilecek, paraya tapan, fırıldak olabilecek vekil nasıl bulacak ki “330’u sağlarız referanduma sunarız” diyebiliyor.

AKP’nin mevcut AY’yı değiştirmek istemesinin ana sebepleri: Başkanlık sistemine geçmek (rejim değiştirmek), mevcut AY’nın ilk 4 maddesini ortadan kaldırmak, Türk milleti kavramını yok etmek, bölücü ve gerici AY yaparak üniter devlet yapısını değiştirmek içindir.

CHP Uzlaşma Komisyonu üyeleri bu tuzağa düşmemelidir. AKP’ye başkanlık rejimimi getirmekte ısrar ederseniz mevcut AY’nın ilk 4 maddesini değiştirmek ister ve teklif ederseniz bunlar bizim kırmızı çizgimizdir demelidir. Öncelikle bunlar konuşulup karara bağlanmalıdır. Bu maddelerde uzlaşma sağlandıktan sonra anti demokratik maddeler üzerinde çalışma yapılmalıdır. Cumhurbaşkanı yetkileri de azaltılmalıdır. Bugün cumhurbaşkanı yetkileri ABD başkanından daha fazla. CHP üyeleri gerçek demokrasi için o masada oturmalıdır. Bu olmuyorsa masadan kalkmalıdır.