“
Takip okurlarım işte yine buluştuk. Bir önceki yazımda
baharı özleminin peşindeyken, Mart yaptı yine yapacağını. Zaten çalkantılı
giden hava durumumuz ülke durumuyla birleşince tam bir keşmekeş yaşanıverdi.
Son bir hafta içinde bazı
ulusal medya organları ve internet sitelerinde The Taraf, T24 vb psikolojik
haberler sunulmaya başlandı. Bölücü başının ev hapsine gönderilmesi, bununla
ilgili malum kişilerle röportajlar yapmaya manşetlere taşınmaya başlandı.
Sanki bu bebek katili
pastaneden 2 kilo baklava çalmışçasına masum ve insancıl gösterilerek,
toplumdaki acıma duygularını harekete geçirmeye çalışıldı. Allahtan(!) yeni bir
Ergenekon dalgasıyla ilgili tutuklamalar oldu da, bu psikolojik savaş şimdilik
askıya alındı.
Yeri gelmişken belirteyim,
istesen bu kadar zamanlama olmaz. Bazı şeyler herkesin aklına gelmiyor ama
bakın Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Ahmet Hakan öyle bir yazı yazdı ki, tam
taşı gediğine koydu.
Kısaca 30 bin kişinin katili
olan şahsı, yalnız kalmasın, psikoloji bozulmasın, voleybol oynasın diye yanına
hücre arkadaşları verilirken, Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan’ın ayrı ayrı
hücrelere konulmasını süper eleştirdi. Hiç bir mazlum hakkına sığmaz dedi.
Malumunuz birinin ömür boyu hapis cezası varken diğerlerinin daha kesinleşmiş
bir hüküm bile yok. Birine ev hapsi propagandası olurken diğerini hücre hapsi.
İşte adalet terazisi bu kadar yanılmasın. Bu caninin ev hapsi için içeride ve
dışarıda faaliyetler devam ediyor. Birde hemen hemen bütün gazete ve TV’ler
haber mahiyetinde PKK‘nın eylemsizlik kararını manşetten taşıyan yazılar
yazdılar, ekranlarda haber sunumu yaptılar.
Sayın okurlarım ben daha ne
diyeyim ne yazayım. Bir gaflet içindeyiz. Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri
gittiğinden beri bir uyku içindeyiz. Gündüzleri ayakta uyuyoruz, geceleri zaten
bol bol horluyoruz. İyi uyumalar, renkli rüyalar. Allah rahatlık versin!
“