CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 19.04.2015 günü, 7 Haziran 2015 günü yapılacak Genel Seçim bildirgesini açıkladı. Ekonomik vaatlerin geniş yer aldığı, fakirliğin önlenmesi için alınacak tedbirleri bir bir sıraladı. Bildirgenin özeti; çalmadan, çaldırmadan, yolsuzluk yapmadan, devlet gelirinin rasyonel kullanılarak fakirliğin önleneceğini anlattı.
AKP seçim bildirgesinde ise 13 yıllık iktidarını unutmuş, sapla samanı birbirine karıştırdığının farkında değilmiş gibi, sanki iktidara yeni gelecek bir parti söylemi içinde “ülke ve kurumlarını kötü yönetilmiş, şimdi düzelteceklermiş” gibi hava içinde. Siz bu ülkeyi 13 yıl yönetmediniz mi? Her şeyi birbirine karıştırmadınız mı? Aydınlara, subaylara kumpaslar kurarak hapislerde çürütmediniz mi?
17-25 Aralık’ta bakan çocuklarının evlerinde banka gibi para kasaları, para sayma makineleri çıkmadı mı? 700 bin TL rüşvet saatini kolunuza takmadınız mı? Elbise içinde rüşvet alarak milyon dolarlar gelmedi mi? Bakara makara diyerek Kur’an ayetlerimizle alay etmediniz mi? Bir buçuk gün evdeki paralar boşaltıldıktan sonra hala evde 30 milyar Euro kalmadı mı? Dış borcu 129 milyar dolardan 397 milyar dolara çıkartmadınız mı? 13 yılda hangi yatırımınız var? Neyi düzelteceksiniz. Millet, dışlandığını, ötekileştirildiğini görmüyor mu?
Biz vatandaş olarak demokrasi istiyoruz. Özgürlük istiyoruz. Sosyal devlet istiyoruz. Ülkenin ekonomik büyümesini istiyoruz. Yat sahibine mazotun yarı fiyatına değil, çiftçiye verilmesini istiyoruz. Değerli taşlardan neden KDV almıyorsunuz da, kefenimizden KDV alıyorsunuz? Okullarımızda müspet ilim derslerinin çoğaltılmasını istiyoruz. Atanamayan öğretmenlerin atanmasını istiyoruz.2001’de ulusal servetin %39’unu, %1’lik zengin kitle alıyordu. Bugün bu rakam %54 fırladı, bunun düzeltilmesini istiyoruz. Gelir dağılımındaki bozukluğun düzeltilmesini istiyoruz. İş istiyoruz, aş istiyoruz. Açlıktan insanlar ölmesin istiyoruz.
Ey AKP biz çok şey istemiyoruz. Bizler insanca yaşamak istiyoruz. Yeter bizi sömürdüğün. Biz yaşanabilir bir TÜRKİYE istiyoruz. Hukuk devleti istiyoruz. Anayasa’dan TÜRK kelimesinin kaldırılmasını istemiyoruz.
CHP iktidarında; güçlendirilmiş bir parlamento olacak. O parlamento ki Kurtuluş Savaşında görev yapmış asil bir parlamentodur. Saygınlığı olan parlamentodur. Tarafsız Cumhurbaşkanı olacaktır. Namus ve şeref yeminine sadık kalacak Cumhurbaşkanı olacaktır. AKP’nin istediği BAŞKANLIK sisteminde “Başkan isterse parlamentoyu fesheder” diyor. AKP demokrasiyi içine sindirememiştir. Diktatörlük hevesindedir. Erdoğan “Davutoğlu başbakan olacak” dedi. Hiçbir AKP’li ağzını açmadı. Lider sultası var, parti değil biat kültürü var. Milletvekili aday seçiminde de Erdoğan ağırlıklı liste oluşturuldu. Cumhurbaşkanı mı parti lideri mi belli değil. Kuvvetler ayrılığını rafa kaldıran bir AKP var. Nedenini izah edemiyorlar çünkü Erdoğan öyle istiyor.
CHP bildirgesinde “Cumhuriyetimizin ve demokrasimizin en önemli kurumu olan TBMM kuvvetler ayrılığı ilkesinin özüne sahip çıkarak güçlendirilecektir” diyor. İşte demokrasi budur. CHP ön seçim yaptı. Mevcut üyeleri parlamentoya gidecek vekilleri seçti. CHP’de lider sultası yoktur.
CHP siyasi ahlak yasasını çıkaracak. TBMM’de kurulacak ve Başkanı muhalefet partisinden olacak, denetleme komisyonu bütün Bakanlıklara harcadığı her kuruşun hesabını verecekler. AKP gibi Sayıştay raporlarını kaçırmayacaktır. Gelişmiş ülkelerde Sayıştay raporları gelmeden TBMM tarafından incelenmeden bütçe kabul edilmez. Ama AKP hesap vermekten kaçar, her şeyi kılıfına uydurulur.
CHP iktidarında önce üreteceğiz sonra adam gibi paylaşacağız. Onun için bu ülkede CHP iktidarına ihtiyaç vardır.