Almanya Frankfurt mahkemesinin ‘asrın soygunu’ diyerek cezalandırdığı ve asıl suçlular Türkiye’de diyerek Deniz Feneri davasında, savcı esas hakkında mütalaasını açıklıyor ve 20 sanık için beraat kararını verilmesini istiyor.
Yolsuzluğu başından beri soruşturan savcılar sanıkların ‘suç işlemek için örgüt kurmak ve nitelikli dolandırıcılık suçundan’ yargılanmalarını istiyor. Hemen talimat yüksek yerden geliyor ve savcıların yerleri değiştiriliyor. Yeni savcılar suçu “Hizmet nedeniyle görevi kötüye kullanmaya” dönüştürüyor. Hırsızlık krallığının kim olduğuna gelince her şey ortada apaçık belli. Damda gezer miyav der, isme gerek var mı?
Dinden çıkar sağlayanlar
Büyük Atatürk’ün din yorumlarından biride şöyle “Evet din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletin yaşama hakkı yoktur. Yalnız şurası var ki din, Allah ile kul arasındaki kutsal bir bağlılıktır. Dinden mal, çıkar sağlayanlar alçak kişilerdir” İşte biz bu duruma karşıyız. Bizim ve sizin mücadele edeceğimiz ve ettiğimiz bu kimselerdir.
İşte bu nedenle din yobazları Atatürk’e karşıdır. Hakarete varan sözler söylemektedirler, “İki ayyaş” demektedirler. Toplum dinle uyutulmaya, hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet “Allah ve peygamber” diyerek unutturulmaya çalışıyor. Hutbeler bile veriliyor. Diyanet İşleri bütçesi 2015 yılında 5 milyar 743 milyon TL. 11 Bakanlığın bütçesinden fazla.
Türkiye’de İnsanlar WİM/GALLUP araştırmasına göre mutsuz. 65 ülke içinde sondan dokuzuncu. Dünyada mutlu insanlar artarken Türkiye’de azalıyor.
Dünyadaki en karlı ticaret din ticaretidir. Sermayesi yalan, müşterisi cahildir. Bu dincilere inanan çoğaldıkça yalancılarda sahtekarlarda çoğalıyor.