Güneş ışınlarının sağlığımız için oynadığı rol hakkında bilgilendirmede bulunan VM Medical Park Bursa Hastanesi’nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nureddin Vurgun, halk arasında çok bilinen atasözüne göndermede bulunarak, “Güneş girmeyen eve doktor girer atasözünü bilmeyenimiz yoktur ama neden diye sorulmaz. Hemen söyleyelim. İnsanlar, D vitaminini güneş aracılığı ile sağlar da ondan” dedi.
Güneşten gelen Ultraviyole B (UVB) ışınları sayesinde derimizde öncül Vitamin D’nin kan yolu ile karaciğere oradan da böbreğe giderek aktifleştiğini söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nureddin Vurgun, “Aslında Vitamin D sadece böbreklerde aktifleşmez, hemen her organımızın her hücresi bu provitamin D’den kendisinde olan Vitamin D reseptörleri aracılığıyla aktif Vitamin D yapabilirler” diye konuştu.
Vitamin D sayesinde kemiklerimizin ağrısı gittiğini; kendimizi daha aktif, canlı ve güçlü hissettiğimizi açıklayan Doç. Dr. Nureddin Vurgun, Vitamin D’nin sadece kemik sağlığımız için değil, başta enfeksiyonlardan koruyucu bağışıklık sistemimizi düzenleyerek mikroplara, içten ve dıştan gelen her türlü immün sistemi bozan durumlara karşı direnç kazanmamızı sağlayan mekanizmaları düzenlediğini belirtti.
ÇOCUKLARIMIZI YETERİ KADAR DIŞARI ÇIKARMIYORUZ
Hastalarının kendisine, “Biz çocuğumuzu o kadar koruyoruz ki, dışarı bile çıkarmıyoruz. Halbuki sokakta güneş, yağmur, çamur demeden dolaşan ailelerin çocukları hemen hiç hasta olmuyorlar, neden?” diye sorduğunu aktaran Doç. Dr. Nureddin Vurgun, cevabın sorunun içinde olduğunu işaret ederek şunları söyledi: “Çocuklarımızı yeteri kadar dışarı çıkarmıyoruz. Dışarı çıkmayan çocuk D vitamini takviyesi almıyorsa evde güneşten mahrum, dışarı çıksa bile sarılıp sarmalanan bir çocuk olduğu için, Güneş ve Vitamin D mahrumu olan bir çocuk oluyor ve hastalıklara karşı direnci olmuyor. Covid 19 pandemisi sırasında ağır hastalarımızın çoğunluğunda vitamin D depoları boştu. Vitamin D yeterli düzeyde olanların daha hafif atlattığı ile ilgili çalışmalar vardır”
HEM ÇOCUKLARI HEM DE YAŞLILARI HASTALIKTAN KORUYOR
D vitamini sadece çocuklar için değil, erişkin yaşlarda görülen birçok hastalıktan koruduğuna dair binlerce yayın olduğunun altını çizen Doç. Dr. Nureddin Vurgun, “D vitamini, kadınlarda meme kanserini, erkeklerde prostat kanserini ve kolon kanserini hücrelerindeki kontrolsüz değişime izin vermediği için önler. Çağımızın hastalıklarından obezite, aşırı kilo artışı pandemi düzeyinde, yüzde 30-40 çocuklarımızda ve erişkinlerde yaygındır. Obezite, metabolik sendrom ve Vitamin D eksikliği birlikteliği sık görülür. Obez kimselerin D vitamin düzeyi düşüklüğü kişide hantallığa, güçsüzlüğe, hareket azlığına, isteksizliğe hatta depresif olmasına yol açar, bu da obeziteyi daha da artırır. Ayrıca kalp ve solunum sistemi üzerine de Vitamin D’nin olumlu etkileri vardır. Yapılan çalışmalar hipertansiyon, kalp damar hastalıkları, kalp krizi riski ve beyin damarlarına pıhtı atma riskini azalttığını göstermiştir” şeklinde konuştu.
D VİTAMİNİ MUTLULUK HORMONU GİBİ ÇALIŞIR
Güneş etkisi ile oluşan D vitamini ‘mutluluk hormonu’ gibi çalıştığını, bizim mutlu olmamızı sağladığını vurgulayan Doç. Dr. Nureddin Vurgun, bu yüzden bahar ve yaz aylarında daha aktif ve mutlu olduğumuzu; yaz aylarında insanların güneşli yerlere talep göstermesinin ardında da bu faktörün yattığını dile getirdi. Kış aylarında güneş ışınlarının eğiminin aşırı olması nedeniyle UVB’nin ciltte D vitamin yapımında yaz güneşi gibi etkin olmayacağının altını çizen Doç. Dr. Nureddin Vurgun, “Yaz aylarında yeterli depo Vitamin D oluşturamamışsak-ki bu maalesef güneşe kapalı bürolarda çalışanların büyük sorunu- kışın takviye Vitamin D almalıyız. Arabamıza bahar veya kış bakımı yaptırıyoruz da neden kendimize de kışa girerken veya yaza başlarken medikal check-up yaptırmayalım?” dedi.
GÜNEŞ GİRMEYEN EVE D-VİTAMİNİNİ DAVET EDİN
Günde 20 dakika el, kol ve yüz açıklığı ile güneşe maruz kalmak günlük D vitamini ihtiyacımızı karşılayacağını sözlerine ekleyen Doç. Dr. Nureddin Vurgun, “Güneşe yeteri kadar maruz kalmayan herkes takviye almalıdır. Bunun için biz de bu atasözünü biraz modifiye ederek ‘Güneş girmeyen eve, Vitamin D girer/girmeli’ deriz. Ancak şunu unutmamalı ki, doğal yoldan yapılan D vitamini daha aktif olmakta, daha yararlı olmaktadır. Kapalı alanlarda çalışmak, kapalı giyinme tercihi, hava kirliliği, iklimi genelde bulutlu yerlerde yaşayanlar daha çok ihtiyacı olmaktadır. Bol güneşli günlerden yararlanmak dileğiyle” diyerek sözlerini noktaladı.