Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan’ın, farklı zaman ve yerlerde kendisi hakkında olumsuz ve karalayıcı açıklamalarda bulunduğunu belirten eski Belediye Başkanı Ergün Koç, “Karacabey Belediyesi ‘ağlama duvarı’ değildir. Kanunlara aykırı bir durum varsa ilgili makamlara bildirirsiniz” dedi.
Koç, başkanlık görevini bıraktıktan sonra tutuklanacağını söyleyenlere de cevap verdi; “Tutuklanacak, Karacabey’i terk edecek diyenler, işte ben buradayım, benim Karacabey’den başka bir vatanım yoktur.”
Karacabey eski Belediye Başkanı Ergün Koç, hakkında olumsuz ve karalayıcı açıklamalarda bulunduğunu belirttiği Belediye Başkanı Ali Özkan’a sert bir şekilde cevap verdi.
Belediye Başkanı Ali Özkan’ın, kendisi hakkında belediyeyi borç batağına soktuğunu ve usulsüz işler yaptığını söylediğini ifade eden Ergün Koç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Sen ve senin gibi düşünenlere duyurulmak ve iletilmek üzere, daha önce defalarca ifade ettiğim gibi sen hesap, kitap, mevzuat biliyor musun? Daha önce kanun, kitap, mevzuat okudunuz mu? Kanun, kural ve mevzuattan haberiniz var mı? Senden önce şerefle ve şanla yaptığım belediye reisliği görevim esnasında, belediyeyi borç batağına soktuğumu, belirli kişi ve kuruluşlara peşkeş çektiğimi, usulsüz ve yasalara uygun olmayan şekilde işlemler yaptığımı, çeşitli zaman ve yerlerde yaptığınız toplantılarda ifade etmektesiniz.
Sen ve senin gibiler, soğan tarlasında soğan çuvallarken, bazıları cadde ve sokaklarda avare avare dolaşırken, ben Karacabey’in Hotanlı Köyünde çobanlık yaparak, pancar, pırasa sulayarak ve gaz lambasında üniversiteden mezun olduktan sonra; Türkiye Cumhuriyeti Devletimin bürokrasisinin en üst kademelerinde görev yaparak, devletimi gerek yurt içinde gerekse yurt dışında uzun yıllar temsil ederek, devletimin bırakın trilyonlarına değil katrilyonlarının harcanmasına imza atarak ve bu işlemlerden dolayı devletimin en üst kademelerindeki kişilerin sayısız takdirnamelerine layık görülerek, kusursuz bir şekilde tamı tamına otuz yıl süre ile hizmet ettiğimi biliyor musunuz?
Karacabeyli olmaktan her zaman gurur duyarak ve her zaman yurt içinde ve dışında Karacabey’deki anılarım ile yaşayarak, çok sevdiğim İlçeme on yıl süre ile hizmet etmek benim için gurur vesilesi olduğu kadar bir şeref ve mutluluktur.
Karacabey’de bulunduğum hizmet süresinde, doğal gazından, park ve bahçelerinden, yollarından, hastanesine kadar güzel ve kalıcı eserlerin ilçemize kazandırılmasına vesile olmanın gurur ve şerefini taşıyorum. Sen ve senin gibiler bunların ne olduğunu, ne işe yaradığını bilemez ve anlayamaz. Sizlerin kalpleri ve vicdanları kapanmış olabilir. Ama gerçekler, hiçbir zaman saklanamaz ve inkar edilemez.
Karacabey Belediyesi ‘ağlama duvarı’ değildir. Yanlışlık varsa, kanunlara aykırı bir durum varsa, tabii ki ilgili makamlara bu durumu bildirmek her kişi gibi sizin de göreviniz olmalıdır. Halka mazeret üretmek, sorumluluktan kaçmak ve kaçınmaktır. Bildiğiniz ve gördüğünüz ile ilgili olarak bir şey yapmazsanız, halkımız size hakkını helal etmeyecektir.
Ankara’daki görevlerim esnasında hırsızlık, soygunculuk peşinde olsaydım, Karacabey’e helikopter ile gelirdim ve büyük bir servetim olurdu. Türkiye’nin her yerindeki sanayici ve iş adamları ile Karacabey yöresindeki iş adamlarına, Ankara’daki görevlerim ile ilgili olarak nasıl bir insan olduğumu, neler yaptığımı ve onlara nasıl davrandığımı sorunuz ve araştırınız. Ergün Koç’un, Ankara’da neler yaptığını, nelere vesile olduğunu öğreniniz ve soruşturunuz. Sizler de benim Ankara’da görev yaptığım masalarda ve koridorlarda neler yaptığımı, neler yapmadığımı, devletin ve halkımızın kör kuruşuna nasıl sahip çıktığımı sorup öğreniniz.
Benim bulunduğum masalarda, dolaştığım koridorlarda sizlerin hayali bile dolaşamaz. Sen ve senin gibiler merak ediyorsanız, Ergün Koç’un serveti Karacabey Belediye Başkanlığı görevi esnasında ne kadar arttı, ne kadar borç ile görevi bıraktı, bankalara ne kadar kişisel borçla görevinden ayrıldığını sorup araştırınız ve öğreniniz. Bizim dünyamızda, bal tutan parmak yalamaz. Bizim dünyamızda, çocuklarımıza, yandaşlarımıza, dostlarımıza peşkeş çekecek kadar devlet adına cömertlik yapılmaz ve yapanlara da müsamaha edilmez. Her zaman hayatımız, devletin kör kuruşuna sahip çıkmakla geçti. Bizim dünyamızda insanlardan yasal olmayan bir şekilde elde edeceğimiz paraları, ayakkabı kutularına koyarak evlerimizde muhafaza etmek gibi bir düşünce içinde olmadığımız gibi ve bunlara tevessül edenlere göz yummadığım da iyi bilinmelidir.
Asla şatafatlı ve pahalı saatlere tamah edilmeyerek sadece zamanı bilmek için saatler kullandığım iyi bilinmelidir. Bu prensiplerime aykırı bir durumun tespiti ve varlığı halinde her türlü hesabı vermeye hazır olduğum gibi bunu tespit edecek kişiye de en değerli bir saati hediye etmeye hazırım. Bizler dinimize asla ‘makara tukara’ gözüyle bakmayız.
Özetlemek ve tekrarlamak gerekirse, hamasi nutuklarla değil halkın arasına girerek ve karışarak doğruları ve gerçekleri öğreniniz ve samimi olunuz. Hakkımda neler biliyorsanız ardınıza koymayınız. Şimdiye kadar acaba neden beklediniz. Sakın ha, halkımı avutmaya ve aldatmaya kalkışmayınız.
Ergün Koç, başkanlığı bıraktıktan sonra tutuklanacak ve Karacabey’i terk etmek zorunda kalacak diye düşünenlere, ‘işte ben buradayım, benim Karacabey’den başka bir vatanım yoktur ‘ diyorum. Doğduğum topraklara hizmet etmeyi Allah bana nasip etmiş ve sağlığım elverdiği sürece de hizmet etmeye de devam edeceğim. Güzel Karacabey’e hizmet etmek benim için görevlerin ve şereflerin en büyüğüdür.
Daha önceleri her vesile ile söylediğim gibi, sen ve senin gibiler matematikte beşinci işlemi ‘sallamayı’ icat etmişsiniz. Halkın zihinlerini çelmeye ve onları avutmaya çalışıyorsanız, halkımız buna kanmayacak ve inanmayacaktır.
Sen ve senin gibilerinin zekası, Ergün Koç’u kavramaya ve anlamaya yetmez. Sen en iyisi, eski mesleğine dön ve çuvallamaya devam et. Belki eski mesleğinde başarılı olabilirsin. Fakat halkı yanıltmaya ve kandırmaya asla gücünüz yetmeyecektir.
Mevlana’nın bir sözünü sen ve senin gibilere hatırlatmak isterim. ‘Cahille girme münakaşaya, ya sinirini zıplatır tavana, ya da yazık olur adabına’. Aynı şekilde İmam Gazali’nin de, ‘cahillerle hiç tartışmayınız, ben hiçbir zaman galip gelemedim’ sözünü sizlere biz kez daha hatırlatırım.
Sen ve senin gibiler, Ergün Koç’u bilemez ve tanıyamazsa da, ben Ergün Koç her gün Koç olduğumu Karacabey halkı gayet iyi bilir. Sizler de bunu zamanla iyice öğreneceksiniz.”