Taksim Gezi Parkı’nda yaşananlar sonrası yurdun her köşesinde yapılan eylemlere önceki gün Karacabey’den de destek geldi. Fakat Karacabey’de toplanan grubun, kendilerini görüntüleyen yerel basına karşı ‘Satılmış medya istemiyoruz’ sloganı atmaları, eylemin güzelliğine gölge düşürdü.
Bazı kesimin hoşuna giden bazılarının ise tepki gösterdiği bu slogan sonrası yerel medya temsilcileri miting alanını terk ederken, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundular.
Takip Gazetesi
“Çarşamba günü Karacabey’de düzenlenen Taksim Gezi Parkı’na tepki eylemini takip ederken, biz yerel medya çalışanlarına gülümseyerek, ‘Satılmış Medya İstemiyoruz’ sloganlarının atılması bizi derinden üzmüştür.
Belki de slogan ulusal medya için atıldı ama orada ulusal değil yerel medya çalışanları vardı. Bizde o slogan sonrası kameralarımızı kapatarak yanlarından ayrıldık.
Buradan kimseyi suçlamıyoruz, sadece o atılan sloganın yerinin Karacabey olmadığını düşünüyoruz. Yada bu sloganı atıyorsanız ‘Satılmış ulusal medya istemiyoruz’ demeniz daha doğru olurdu”
Yörem Gazetesi
Çarşamba günkü yürüyüşte konu dışına çıkılarak atılan bazı sloganları ‘terbiye ve şerefli davranış’ kriterlerine göre değerlendirdiğimizde, çok zor koşullar altında yaşam mücadelesi veren Anadolu basını olarak; Karacabey basınını üzen, anlamsız, seviyesiz, gerçeği göremeyen ve saptıran sloganları kınıyor ve amacından saptırılan bu eylemin sahiplerinin bundan sonraki etkinliklerde kamuoyu tarafından bilinmesini istiyoruz.
Biz, bugüne kadar hiç kimsenin ilçemizde parayla ölçemeyeceği içtenliğimizi, dostluk ve Karacabey sevdası duygularımızı, doğruluk, dürüstlük, tarafsız ve her kesimin sesine kulak veren anlayışımızla sürdürecek ve yaşanan bu sapkınlığı da ‘terbiye ve şerefli davranış’ kriterlerine göre değerlendirmeyeceğiz.
Diyeceğiz ki, “Böyle bir etkinlikte nasıl davranılacağını bilmeyenlerin hareketleri bunlar. Ulusal medya ile Anadolu basını arasındaki farkı bilmeyenlerin, belki de hangi sloganların atılacağını belirlemeyenlerin, ya da katılan guruplara hakim olamayanların hatasıdır.”
Evet, dünü böylesine ılımlı ve ilçe insanlarımızı kucaklayan hoş görümüzle değerlendiriyor ve tertip komitesinden özür bekliyoruz. Yarınlarda ise aynı hataların yinelenmesinden uzak durulmasını diliyoruz.
Haber Gazetesi
Karacabey’deki yürüyüşte haddini ve maksadını aşan bir şekilde ‘satılmış medya istemiyoruz’ sloganlarının atılmasını terbiye sınırları içinde değerlendiremiyoruz. Bu gururumuzu ve onurumuzu incitmiştir.
Onca tarafsız ve cefakar yayıncılık anlayışımızın karşılığı bu olmamalıydı. Ayrıca ilgisiz alakasız bir sloganın atılması eylemin ciddiyetine de gölge düşürmüştür. Tertip komitesinden özür bekliyor, davranışlarını kınıyoruz.
Meltem Gazetesi Muhabiri Nevzat Çakır
Karacabey’de düzenlenen eylemde, bir anda; “Satılmış medya istemiyoruz” diye bağırdılar. Tabi şok olduk. İşin üzücü tarafı ise, o slogan sonrasında kaldırımda eyleme katılanları izleyen ve benim de tanıdığım bazı insanlar gülerek; “Bak size satılmış diye bağırıyorlar” demesi açıkçası zoruma gitti.
Bu sloganı kim söyletti, neden söyletti bilmiyorum. Şimdi bu eylemi organize edenlere sorsanız; “Biz size değil, genel medya için söyledik” derler. Ama orada Karacabey yerel “medyası” dışında başka gazeteciler yoktu.
O nedenle de bu sloganın söylenmemesi gerekiyordu. Bu olaya üzüldük ve sloganı duyar duymaz oradan uzaklaştık. Oysa ki, her zaman bu tür eylemleri hep “baş haber” olarak yayınladık. Yani halkın yanında olduk.
Ben şahsen eylem haberini yazmayı düşünmüyorum. Büyük ihtimalle hiçbir yerel “medya”da yazmayacak. Çok önemli değil diye düşünüyorsanız eğer, şunu asla unutmayın ki, yerel medya olmadan, genel medya olmaz. Siz bize sahip çıkmazsanız, biz de size sahip çıkmayız.