”
Bursa Özel Bahar Hastanesi'nden Dahiliye Uzmanı Uzm. Dr.
Ergün Öztaş, insüline bağlı olarak baş gösteren diyabetin engellenmesi için
sağlıklı beslenmenin şart olduğunu söyledi. Dr. Öztaş, “”İnsülin olmadan
vücudunuz dışarıdan aldığınız besinleri gerekli biçimde kullanıp enerjiye
çeviremez. Beslenmemize dikkat etmeliyiz, diyabet hem ekonomimizi hem de sağlımızı
bozuyor.”” dedi.
Alınan gıdaların; 'karbonhidratlar (makarna, ekmek,
şeker), yağlar (tereyağı, margarin, ayçiçek yağı) ve proteinler (kırmızı et,
tavuk, kurubaklagiller)' olmak üzere 3 grupta toplanıldığını anlatan Uzm. Dr.
Öztaş, yenilen besinlerin çoğu zaman alınan gıdaların bileşiminden oluştuğuna
kaydetti.
Dr. Ergün Öztaş, tip 2 diyabetin (insüline bağımlı
olmayan diyabet) için temel sorunun pankreas, yağ dokusu ve kas dokusu
hücrelerinde bulunan ve pankreasta üretilen insülini tanıyan reseptörlerde
bozulma yattığını belirtti.
Öztaş şunları kaydetti: “”Hücre reseptör defektine
bağlı olarak organizmanın ürettiği insülin kullanımında ortaya çıkaran sorunlar
glikozu hücre içine sokamaz ve hücre içi şekeri düşer. Perifer doku özellikle
kas karaciğer ve yağ dokusunda insülin etkisi yetersizdir. Kas ve yağ dokusunda
şeker tutulumu azalır. Pankreas kan şekeri seviyesine oranla yeterli insülin
salgılayamaz. Karaciğerde şeker yapımı ileri derecede artar.
Çoğunluğu 30 yaş sonrası ortaya çıkar. Genetik yatkınlık
mevcuttur ve birçok gen bölgesinde hasar söz konusudur. Sinsi başlar bulanık
görme el ve ayaklarda uyuşmalar, karıncalanmalar ve ayak ağrısı, geçmeyen
mantar enfeksiyonları yara iyileşmesinde gecikmeler ile doktora başvurur.
Tedavisi ağızdan alınan ilaçlarla olmaktadır. Aksine tip 1 diyabette bu durum
pankreas adacık hücrelerinde insülini üretip salgılayan beta hücrelerinin oto
immün yıkılması veya iltihabı olarak yok olması sonucu oluşmaktadır. Genetik
doku yatkınlığı riskli genetiği olanlarda çevresel tetikleyici faktörler ile
virüs enfeksiyonları toksinler emosyonel stres gibi olaylar otoimmüniteyi
tetikler ve ilerleyici beta hücre hasarı oluşur.””
Tip 2 diyabetin genelde obez görünümde iken tip bir diyabetin
giderek artan kilo kaybı ve 'ketoasidoz' denilen diyabet komplikasyonları ile
baş gösterdiğine dikkat çeken Uzm. Dr. Ergün Öztaş, tip 2 diyabetin çok su
içme, çok idrara çıkma, halsizlik, ağız kuruluğu, çok yemek yeme, kilo kaybı,
bulanık görme gibi belirtileri olduğunu dile getirdi.
Öztaş, tip 2 diyabet hastalığının giderek artmasının
başlıca sebepleri arasında hareketin azalması, beslenme bozukluğu, uygun
olmayan besin tüketimi, karbonhidrat ve yağ içeriği yüksek gıda tüketimi
olduğunu ifade etti.
“