“
Takip okurlarım merhaba. Bir hafta aradan sonra bu Cuma
günüde huzurlarınızdayım. İki haftadan beri yaza yaza baharı en sonunda
getirdim kanımca. Ömrümüzden bir kış daha geçti. Önümüz yaz. Bu yaz ayları
dışında futbolla yatan ve futbolla günlerini geçiren bir milletiz.
Cuma akşamları başlayan futbol
tartışmalarımız Pazartesi gününe kadar sürmekte. Futbolu bilende bilmeyende
maçlarda hakemlerin verdiği penaltıların ‘penaltı gibi penaltı’ olup olmadığını
uzun süre tartışır. Bu tartışmalar sürerken hakemin verdiği kararlar hiç bir
surette değişmez.
Burada amaç sohbet olsun stres
atılsın. Maçlardaki penaltılar 9 kusurlu hareketin sadece birisinin adıdır. Son
kurallarla birlikte bu 9 kusurlu hareket 10’a çıkarıldı. Rakibe dirsek atma,
tükürme, kafa atma yani kısacası kötü niyetli yapılan hareketlerin karşılığı
hemen görülüyor. Yeter ki maçı yöneten hakem kötü niyetli olmasın.
Bazılarına göre futbol; bir
çok uluslararası arenada geri kalmış sorunları dünya kadar olan ülkelerde
milletleri oyalama olarak da görülür. Bu sayede futbolda 10 kusurlu hareketi
tartışırken ülkelerin içinde ve dışında olan kusurlu hareketler toplumdan
futbol sayesinde gizlenir.
Ülkemde giderek artmakta olan
işsizlik, ekonomik istikrarsızlık, sağlık sektörünün giderek bozulması, eğitim
alanında hala bir yerlere gelmememiz, adalet mekanizmasının hala tartışılır
olması vb. konular bir derbi maçla unutturulmaya çalışılır.
Geçtiğimiz aylarda [(AB)-D]
ağabeylerinden aldıkları destekle bölücü yanlıları garip isteklerde bulunmaya
başladılar. Cumhuriyetimizin koyduğu isimleri beğenmeyen bir grup bölücü ve
yandaşları kardeşlik ve birlik projesi altında Türkçe yer adlarının
kaldırılmasını istediler.
Mezra, köy il ve ilçe adlarına
varana kadar isim değişikliği talebinde bulunuldu. Bu bölünmeye kadar gidecek
olan anlayış icraatlara kadar gidecek olursa kardeşlik nasıl olacak. Üst
kimlik, yan kimlik, orta kimlik derken 36 etnik grubun yaşadığı söylenen
Türkiye’de kimliksiz bir toplum mu dayatılmaya çalışılıyor diye insanın aklına
bir soru gelmiyor değil sayın Takip okurlarım.
Şimdi gelelim zurnanın zırt
dediği yere. Malumunuz 12 Haziran’da genel bir seçim var. Bu seçimde ülkenin
kaderi yeniden şekillenecek. Artık futbolda oyuncu ve yorumcu değil hakem olma
zamanıdır. Yeter ki 10 kusurlu hareketi iyi tahlil edelim ve yoruma açık bir
kart göstermeyelim.
Bir sonraki yazımda görüşmek
dileğiyle…….
“