“
Karacabey Devlet Hastanesi’nde sular duruldu mu? diye
sordum kendi kendime “duruldu mu?” Bakıyorum ki durulmamış, hastane hasta
ilişkileri bir tarafa, hastane içinde görüyorum ki ateşlenmiş fitiller, hizmet
yarışı yerine birbirini rakip görenler! Böylesi bir ortamda hastaların hizmet
beklediği hastaneye yeni atanan doktorlar ile arttırılmak istenen hizmet
kalitesi, sürdürülen çabalar, ancak bir türlü dönen bu çarkta değiştirilemeyen
dişliler nedeniyle arttırılamayan hizmet kalitesi.
İşin garip bir tarafı da her
ne hikmetse bu güne kadar örtbas edilen şikayetler ile yerini korurken, çizmeyi
aşan görevli personelin yarattığı ilginç gelişmeler ‘ben, benim uyguladığım
programa uymayan hastaya bakmama hakkımı kullanıyorum’ diyerek hastasını
gönderen, yeminine bağlı(!) uzmanlar.
Nerede olur
demeyin, burası elbette ki Karacabey Devlet Hastanemiz!
Diğer taraftan tüm aksaklıklar
Hastane tarafından mı yaşanıyor, yaratılıyor? diye baktığımda
tabi ki değil diyebiliyorum. Hastane, hastane ve yönetimi
ile personelinden kaynaklanan olumsuzluklar içinde olabilir, peki ya hastaneden
hizmet almak isteyen hasta ve yakınlarına ne demeli?
Özellikle hafta sonları ve
mesai saatleri dışında yaşanan bu sıkıntıların yaşandığı yer de malum Acil
Servis. Acil Servisi izlediğinizde buradan yararlanmayacak türde, yani Acil
hasta olmama noktasında olan hastaların özellikle mesai saatleri dışında Acil
Servisi yok yere meşgul ettiklerini görmek, Acil durumda olan bir hastanın her
bir dakikası önemli olan hastalıklar içinde olmasını hiçe sayarak keyfi
geldiklerini görmek mümkün.
Diğer taraftan hafta sonu
geldikleri Acil Serviste ayakta tedavi görüpte, Bursa’ya sevkini isteyerek,
kendi imkanlarıyla Bursa’ya gidecek haldeyken bile hastaneden Ambulans isteme
hakkını ileri sürenleri görmekte mümkün. Kendi aracı veya yoksa otobüs ile
Bursa’ya gidebilecek bir hastanın ambulans ile Bursa’ya sevkini istemesinin
doğuracağı olumsuzlukları düşünmeden hareket
eden buradaki görevli personeli de verecekleri hizmet kalitesini
arttırma noktasında zora sokan, sorumsuzca davranan hasta ve yakınlarını oturduğunuz yerde
izleyebiliyorsunuz Karacabey Devlet Hastanesi Acil Servisinde.
Tabi ki her hastanın belki de
ambulansla sevk isteme gibi bir hakkı olmuş olabilir, ancak eğer size verilen
ambulans yoldayken Acil Servise ulaşabilecek beyin kanaması geçiren bir hastayı
zamanında gönderememe durumuyla karşılaşılır ve hasta kaybedilirse o
bahsettiğimiz haktan dolayı ambulans ile sevk isteyen hasta ve hasta
yakınlarının bu sorumsuz davranışlarından dolayı hiç mi vicdanları
sızlamayacak? demeden edemiyorum.
Öyleyse Acil Servisten
yararlanacak hasta ve yakınlarının Acil Servisi Poliklinik gibi değil de Acil
Servis gibi görerek ona göre talepte bulunmaları, hizmet istemeleri gerektiğini
belirterek gelelim hastanenin siyasi boyutunu görmeye.
26 Ağustos 2010 günü hükümetin
referandum çalışmaları kapsamında başlattığı programlar çerçevesinde Karacabey
Belediyesi tarafından düzenlenen bir dizi temel atma töreni için Karacabey’e
gelen Devlet Bakanı Faruk Çelik, konuşması sırasında ‘’bu vesile ile önümüzdeki
bir iki ay içinde Karacabey’de 200 yataklı yeni bir Devlet Hastanesi inşaatına
başlanacağını müjdeliyorum’’ diyerek adeta ilçe halkını umutlandıran açıklamada
bulunmuş, ancak aradan geçen üç aylık zaman dilimine rağmen yeni bir hastane
inşaatı konusunda herhangi bir adım atılmamıştır?
Bu müjde referandum öncesi
siyasi bir hamle miydi? yoksa referandumdan ‘Hayır’ çıkması nedeniyle ilçemiz
Karacabey iktidar tarafından cezalandırılıyor da Bakan Çelik’in verdiği müjde
rafa mı kalktı? Bunun yorumunu okurlarımıza bırakıyorum.
Diğer taraftan köşemizin bir diğer konusu olan AKP
ilçede taşlar hareketlendi başlığını açarsak, son zamanlarda mevcut ilçe
başkanı Adem Surguç adına yolun sonuna gelindiğini belirten haberler ve konuyla
ilgili yazılan yazılardan sonra son gelişmelere bakıldığında Surguç’un görevden
istifası gündeme bomba gibi düştü. Konuyla ilgili sayın Surguç’tan henüz bir
açıklama, doğrulama veya yalanlama gelmediyse de, artçılarını haber yaptığımız
bu konuyla ilgili gündeme bomba gibi düşen Surguç’un görevden alınması ya da
istifasının istenmiş olması AKP Karacabey’deki taşlarında hareketlenmesine yol
açtı.
Şimdi AKP’de bu taşları yerine
koyacak isim merak ediliyor. Eski ilçe başkanı Halit Türkan ile Avukat Mustafa
Çelik’in isminin geçtiği ilçe başkanlığı konusunda AKP camiasında hareketli
günlerin yaşanacağı umuluyor. Peki ya sonrasın da Karacabey’i nasıl bir
hareketlilik bekliyor? Bu şok gelişmenin yarattığı hareketlilik sonrasında
yaratacağı artçı şoklar neler olabilir? İlçede kangren haline gelmiş kurumlar
ile bürokratların durumu da bu artçı şoklar ile etkilenir mi? bilinmez ama, AKP’de
İlçe başkanının değişmesiyle bir dizi yeniliklerin yaşanacağı aşikar.
Yaklaşan erken genel seçimler
nedeniyle ilçede hem Belediye Başkanı Ergün Koç, hem de AKP İlçe başkanı Adem
Surguç faktörleriyle uğranılan kayıpları gidermek isteyecek AKP Karacabey’de
fırtına gibi esmek zorunda. Ve yeni gelecek yönetim zaten bu amaçla görev başı
yapacaktır kanaati içerisindeyim. Bu vesile ile AKP’deki yapılacak değişikliğin
Karacabey için hayırlara vesile olmasını ve gelecek başkan ve ekibine başarılar
diliyorum. Her şeyin Karacabey halkının iyiliğine olması dileklerimle Karacabey
adına Karacabey’deki şu yerinden oynamış taşları yerli yerine oturtun artık.
“