”
Takip okurlarım merhaba. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz hafta ‘Netekim’ paşa yargılanmaya başlandı. Bir taraftır, bir müdahil olma koşturması aldı başını gitti. Bana kalırsa 2 sanığı, 2 bin küsur müdahili olan bir dava uluslararası arenada tam bir komedi örneğidir.
Aslında insan hakları mücadelesi hukuk dalında ödülü bile hak etmiştir! Bu davada herkes mağdur herkes mazlum rolündedir. Oysaki asıl yargılanması gereken suçlular bu dünyada hala cirit atmaktadır. Ne yazık ki Ali Cengiz oyunlarına biz bu kafada olduğumuz sürece de devam edeceklerdir.
Güzel ülkemde koşulları oluşturarak Türk Silahlı Kuvvetlerimize darbe yapma emrini veren NATO (ABD)’dir. Netekim paşa bu halkanın uzantısıdır. (EK:1)
Sonra ne mi olmuştur. Hep birlikte gördük. Sayın okurlarım. Ulus yapısında bozulma. Etnik kimliğe göre bölünme. Göbekten bağımlı bir ülke. Yalaka bir medya. Özelleştirme altında köleleştirme. Yoksulluk, baskı, açlık, milli olan yerlerimizin talan edilmesi. Ve uzun yıllardır devam eden terör.
Sayın okurlarım Netekim paşa suçlu veya suçsuzdur. O artık tarihimizde ve beyinlerimizde bir simgedir. Yaptıklarının yanına kalmayacağına ve onunda yargılanabileceğini dair bir tiyatro oynanmaktadır. Sanki Netekim paşa yargılanınca demokrasinin önündeki tüm engeller kalkacak mıdır?
Son olarak bir kere daha hatırlatmak yarar var. Dönemin CIA Türkiye Masası Şefi Paul Henze’nin, “Aslında Washington, olayların bu şekilde gelişmesine izin verdi. Zira çıkarlarımız bunu gerektiriyordu’’ diyenleri yargılayın da bir görelim. Marifet budur. Buz dağının altını görebilmek.
Bir yerlerden işaret almadan bunu becerebilmektir. Bu emri verenleri bulup güzel ülkemin kanını emenleri yargılamaktır. Hadi sizi o zaman bir göreyim. Bir sonraki hafta görüşmek dileğiyle…..