“
Takip okurlarım bugüne kadar bu ülkede neler göründü neler yaşandı. Ama hiçbir şey son on senede gördüklerimiz ve yaşadıklarımız gibi olamadı.
Zamanın cumhur başı Özal bey, anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz demişti. O gün bugündür deline deline kevgire dönen anayasamız; şimdi de erkler kavgası yüzünden bir deliğin daha açılacağı görülüyor.
İşte Hakan Fidan olayı. Mit- Emniyet kavgası. Gidilen noktanın adına ister kargaşa deyin ister 9 bilinmeyenli denklem ama ne derseniz deyin sonuç değişmez.
Daha önceki yıllarda özel yetkili savcılar ve mahkemeler bürokratları sorguluyor ve hatta tutukluyordu. Ama bugüne kadar hükümetin bürokratları bize sormadan tutuklayamazsınız dediğini duymamıştık.
Elbette duymamıştık. Çünkü bu tutuklananlar onların atadıkları değildi! Adalet anlayışı bu olmasa gerekir. Adalet adamına göre davranmaz. Kişiye göre yasa çıkarmak adaletin temelini parçalar.
Hatırlatmak isterim. İşine geldiği gibi adalet uygularsan veya işine geldiği gibi kanun çıkarırsan ileride bunu çok büyük zararları olur. Bu arada savunulan bürokratında ifadeye çağrılma sebebi de güvenlik! Terörle mücadele edecek olan MİT kurumun başındaki kişi aldığı talimat ve izinle meğerse müzakere ediyormuş.
Takip okurlarım atalarımızın söylediği güzel bir söz var. ‘’Gizlide gebe kalan aşikârede doğurur.’’ Toplum içinde hiçbir şey saklı kalmaz. Saklamak için laf cambazlığı yapmaya gerek yok. Hakan Fidanı göndermişsin. Cami avlusuna bırakılmak istenen zenci bebek. Bu bebeğin babası kim? Acaba kimin şerefli kucağında kaldı?
Takip okurlarım kontrolsüz güç, güç değildir. Bir sonraki hafta görüşmek dileğiyle.
“