Bursa Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları (BUSMEK) ve Ankara Üniversitesi Türkçe ve Yabancı Dil Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile ortaklaşa düzenlenen etkinlikte, Bursa’da bulunan yabancı misafirlere çini sanatı tanıtıldı.
Japonya, Suriye, Bosna Hersek, Kazakistan gibi çeşitli ülkelerden, farklı nedenlerle Bursa’da bulunan ve TÖMER’de Türkçe öğrenen yabancı 20 misafir, BUSMEK Merinos Kurs Merkezi’nde Geleneksel Türk İslam El Sanatlarından olan Çini Sanatı ile tanıştılar. Gelenlere, Çini Usta Öğreticisi Duygu Uzun rehberliğinde uygulamalı olarak çini sanatının çeşitleri, desen, sırlama teknikleri ve aşamaları uygulamalı olarak anlatıldı. Bu sanatla ilk defa tanışan misafirler, Anadolu’da yüzyıllardır uygulanan bu sanata dokunmanın çok etkileyici olduğunu belirterek, bu fırsatı kendilerine sunan BUSMEK’e teşekkür etti.
Çini Usta Öğreticisi Duygu Uzun, bir çininin hangi aşamalardan geçtiğini şöyle özetledi; “Öncelikle eskiz kâğıdına desenimizi çiziyoruz. Ardından boncuk iğnesi ile çizilen deseni tek tek deliyoruz. Kil, kaolem, kuvorz, dolamit ve tebeşir tozundan oluşan yarı mamül olan çini bisküviyi, pürüzsüz olması için zımparalıyoruz. Delinen deseni, çini bisküvinin üzerine yerleştirip kömür tozu ile transfer ediyoruz. Ortaya çıkan noktalı deseni uygun fırçalarla çizip tahrir işlemini yapıyoruz. Sonrasında, önceden belirlediğimiz renklerle desenimizi boyuyoruz. Boyama işleminden sonra sırlama işlemini gerçekleştiriyoruz. Cam tozu ve selülöz karışımını, çini bisküvinin formuna göre ve kabarcıkların oluşmaması için, daldırma, püskürtme, akıtma gibi farklı tekniklerle sırlıyoruz. Son olarak yaklaşık 950 derecede özel fırınlarda pişirip, soğumasını bekliyoruz”
Çini atölyesinden sonra BUSMEK Sanat Galerisi’ni gezen misafirler, özel hüsnühat ve tezhip çalışmalarından oluşan tabloları yakından incelediler.