Karacabey’de dolu ve aşırı yağıştan zarar gören köyleri ziyaret eden CHP Bursa Milletvekili Turhan Tayan, “Çiftçi perişan durumda, köylü devleti arıyor. Çiftçinin borçları en az 5 yıl boyunca faizsiz ertelenmeli” dedi.
Karacabey’in Yenisarıbey, Eskisarıbey, Ortasarıbey, Akhisar, İsmetpaşa ve Sultaniye köyleri aşırı yağış ve beraberinde gelen şiddetli dolu yağışından dolayı binlerce dönüm ekili alan sular altında kaldı. Aşırı yağışların ve dolunun tarım alanlarına verdiği zararı yerinde inceleyen CHP Bursa Milletvekili Turhan Tayan, “Karacabey’in ova köyleri olarak tabir edilen köyler şuanda sular altındadır. Bu 6 köyü bizzat dolaştım, köylülerle konuştum ve üzülerek ifade ediyorum ki şu anda köylü, çiftçi devleti arıyor, belediyeyi, ilgilileri arıyor. Suyu tahliye edecek ne Devlet Su İşleri çalışması var ne de belediyenin bir çalışması var. Vatandaş ufak tefek kendi pompalarıyla suyu tahliye etmeye çalışıyor” dedi.
Zarar büyük ilgilenen yok
Köylünün büyük bir perişanlık içerisinde olduğu belirten Tayan, bu sene ekim ve dikimin ilkbahar yağmurlarından dolayı geç başladığını, mahsulün geç olgunlaştığını ve bu son aşırı yağış ve dolu sebebiyle sezonun erken kapanmasına sebebiyet verdiğini dile getirdi. Başta domates olmak üzere biber, mısır, karnabahar, lahana gibi ürünlerin büyük zarar gördüğünü dile getiren Tayan şunları söyledi:
“Köylü zaten borç içindeyken birde böyle bir felaketle karşı karşıya kaldığından dolayı ne yapacağını şaşırmıştır. Bölgede yaklaşık 100 milyon TL’lik zarar söz konusudur. Tarım İlçe Müdürlüğü olaya ilgisizdir. Durumu haber veren muhtarlar ‘Gel ilçeye dilekçe ver’ gibi geçiştirmeyle karşı karşıya bırakılmaktadır. Süratle DSİ’in, belediyenin, kaymakamlığın ve valiliğin bütün imkanlarıyla buraya girmesi lazımdır. Vatandaşın başta Ziraat Bankası olmak üzere diğer özel bankalara borçları var. Çiftçinin Ziraat Bankası’na ve tarımsal kuruluşlara olan borçları, en az 5 yıl boyunca faizsiz ertelenmeli. Çiftçinin sulama birliklerine, UEDAŞ’a, Pankobirliğe olan borçları devlet tarafından sübvanse edilerek taksitlendirilmelidir. Maalesef TARSİM yağış riskini kabul etmiyor. Ayrıca bölgede arazinin önemli ölçüde tapu ve veraset intikali yapılmadığı için TARSİM’le ilişki kurmakta köylü zorluk çekmektedir.
Köylü Kızılay’dan yardım bekliyor
Öte yandan ürünü satın almak üzere sözleşmeli tarım anlaşması yapan fabrikaların şu anda sözleşme gereği ürünü teslim edemeyen üreticiden tazminat istediğine de vurgu yapan Tayan, “Sözleşmeli tarımda sözleşmeler tek taraflı yapılıyor. Köylü herhangi bir sebepten ürünü teslim edemezse fabrikaya tazminat ödemek zorunda bırakılıyor. Bu adaletsiz durum da mutlaka giderilmeli. Köylerde Mardin’den, Şanlıurfa’dan gelerek çalışan geçici mevsimlik işçiler var. Bu işçilerin kaldığı çadır kentlerde de aşırı yağış ve doludan çadırlar patlamış, su basmış, bu işçilerin erzakları, unları, makarnaları, yatakları su altında kalmış. Yolları çamur deryası, fırtınadan elektrikleri kesilmiş. Mevsimlik işçilerin çadır kurduğu bu mahallelerde vatandaşı çamurdan kurtarmak bu kadar mı zordur? Kopan elektrik kablolarını düzeltmek bu kadar mı zordur? Bu işçiler, Kızılay böyle bir günde bizlere neden çadır kurmuyor, neden bir sıcak çorba ikram etmiyor, neden buradaki faciayla ilgilenmiyor diye sitem ediyorlar” diye konuştu.