Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Türkiye’nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olan 17 Ağustos depreminin 25. yıl dönümünde Bursa’nın deprem gerçeğini hatırlattı.
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin deprem hazırlıklarını, alınan önlemleri ve yapılacakları anlatan, kenti el birliği ile depreme dirençli ve hazırlıklı hale getireceklerini söyleyen Başkan Bozbey, “Depreme, merkezi yönetimden sivil topluma kadar, kentin tüm paydaşlarıyla birlikte hazırlanmak çok önemli. Hep birlikte, güç birliği yaparak bu konuda gerekli adımları atmalı ve toplumsal dayanışmayı en üst seviyede tutmalıyız. Dayanıklı ve hazırlıklı kentler olma yolunda çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz’’ dedi.
Gelecek nesillere daha dirençli ve daha yaşanabilir bir kent bırakmayı hedefleyen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 17 Ağustos 1999 yılında yaşanan Büyük Marmara Depremi’nin 25. yıl dönümünde, olası depremlerin yıkıcı etkisini en aza indirmek adına yapılan çalışma ve projeleri Bursalı basın mensupları ile paylaştı.
Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısına Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, iştirak yöneticileri ve basın mensupları katıldı.
“DEPREMLERİN, AFETLERE DÖNÜŞMESİNİ ENGELLEMEK BİZİM ELİMİZDE”
Merkezi yönetimden, tüm kent paydaşlarına kadar deprem konusunda iş birliğinin önemini vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, toplumsal dayanışmanın üst düzeyde tutulması gerektiğine dikkat çekti. 17 Ağustos ve 6 Şubat depremlerini hatırlatarak Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunun altını çizen Başkan Bozbey, “ Ülkemizin aktif tektonik bir konumda olması nedeniyle, bu depremlerin kentlerimizde yaşanılması kaçınılmazdır. Hali hazırda deprem zararlarını en aza indirmenin yolu, deprem öncesi deprem riskli alanlarda gerekli jeolojik ve jeoteknik çalışmaların yapılması, bu çalışmalardan elde edilen bulgulara göre yerleşim planlarının ve kentsel dönüşümün uygulanmasıdır.
Depreme, merkezi yönetimden sivil topluma kadar, kentin tüm paydaşlarıyla birlikte hazırlanmak çok önemli. Hep birlikte, güç birliği yaparak bu konuda gerekli adımları atmalı ve toplumsal dayanışmayı en üst seviyede tutmalıyız. Yerel yönetimler kendi kentleriyle ilgili sorumluluklarını yerine getirirken, ayni zamanda merkezi yönetim, sivil toplum kuruluşları ve kentin diğer tüm paydaşlarıyla birlikte depreme hazırlanmalıdır. Doğa kaynaklı bir olay olan depremin olmasını önlemek mümkün değil ancak, depremlerin birer afete dönüşmesini engellemek bizim elimizde” ifadelerini kullandı.
“SİZLERE SÖZ VERİYORUM”
Daha önce Nilüfer’de uygulamaya koydukları Mahalle Afet Konteyneri, Mahalle Afet Gönüllüleri ve deprem öncü işaret izleme istasyonlarını tüm Bursa’ya yaymayı hedeflediklerini belirten Başkan Mustafa Bozbey, güvenli ve sağlıklı yapı üretiminin arttırılması konusunda mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini söyledi.
Başkan Bozbey, “17 ilçe belediyemizi de projenin içine katarak afet konteynerlerini Bursa’mızın tamamına yayacağız. Bu çalışmaları deprem sonrası gereken insani ihtiyaçlara dair; portatif tuvalet, lavabo ve duş gibi gereksinimlerle destekleyeceğiz. Bunun sonucu olarak da deprem öncesi ve sonrası oluşacak karışıklık ortadan kaldırılmış olacak. Ayrıca yine Nilüfer’de başladığımız ve tüm Türkiye’ye yayılmasına ön ayak olduğumuz deprem öncü işaretleri izleme ve tahmin istasyonları projesinden Bursa genelinde de faydalanacağız. Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak geçmiş yıllardaki kent yöneticiliği deneyimlerimizden ve depreme dönük geliştirdiğimiz projelerden yola çıkarak, önümüzdeki süreçte depremin en önemli gündemimiz olacağına dair sizlere söz veriyorum” dedi.
KAÇAK YAPIYA TAVİZ YOK!
Kaçak yapılaşmanın kente verdiği zararı vurgulayan Başkan Bozbey, “Kentsel dönüşüm projeleri, deprem toplanma alanları, deprem sonrası barınma ve lojistik, trafik ve acil ulaşım yolları, sanayi tesislerinin depreme hazırlığı, elektrik ve haberleşmenin sağlanması, kaçak yapılaşma gibi birçok konuyu çözmek için, elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Sorumluluk alıp, irade gösterip sonuca ulaşmalıyız. Kaçak yapılar konusunda özellikle ilçe belediyelerimize ne zaman isterlerse yıkım için destek ekibi göndereceğimizi söylüyoruz. Çünkü kaçak yapıya göz yummak orada yaşayanın ölümüne göz yummak anlamına gelmektedir. Bu kent başı boş değil. Kentin sahibi Bursa halkıdır’’ diye konuştu.
“ÇALIŞMALARIMIZI ARALIKSIZ SÜRDÜRÜYORUZ”
Bursa’yı depreme karşı daha dirençli hale getirmek için çalışmaları tüm hızıyla sürdürdüklerini belirten Başkan Bozbey, ‘’Bugüne dek kentimizde depremsellikle ilgili yapılan çalışmaları ve ortaya çıkan verileri bir araya getirerek, eksik kalan kısımlarını da tamamlıyoruz. İmar ve şehircilik daire başkanlığımız, kentsel dönüşüm daire başkanlığımız ve iştiraklerimizden Burkent ile çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Göreve geldikten sonra kurduğumuz afet işleri daire başkanlığımız da bu sürecin en önemli paydaşlarından biri olacaktır. Tüm daire başkanlıklarımız ve iştiraklerimiz de olası bir deprem öncesi, deprem anı ve sonrası için stratejik plan çalışmalarını sürdürmekte ve depreme hazır bir Bursa’yı hedeflemektedir” dedi.
Önemli projelerin başında Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (jıca) / Nıppon Koeı arasında ortaklaşa yürütülen ‘Bursa Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Azaltma ve Önleme Planlama Projesi’nin geldiğini belirten Başkan Mustafa Bozbey, bu proje ile muhtemel bir depremde, Bursa’nın hasar riski yüksek alanlarının belirlendiğini, ayrıca hasar görebilir köprü, bağlantı yolu, alt yapılar tespit edilerek çözüm önerilerinin sunulduğunu anlattı.
Çalışma ile olası bir depremde kritik yol ağları belirlenerek tüm bu verilerin ışığında ‘kentsel dirençlilik planı’ hazırlandığını da ifade eden Mustafa Bozbey, “Devam eden bu proje kapsamında yapılan detaylı analizler, kentimizin büyük bir kısmının deprem riskine karşı oldukça savunmasız olduğunu ortaya koymuştur. Bu nedenle, plansız yapılaşmadan kaynaklı sorunların en aza indirgenmesi, donatı alanlarının nicelik ve niteliklerinin artırılması, donatı erişilebilirliklerinin artırılması, nitelikli ulaşım ağları ve tahliye rotalarının belirlenmesi gibi konular en öncelikli konularımızdandır. Ayrıca analizler doğrultusunda gerekli görülen kamu binaları, alt yapı ve kritik tesislere erken uyarı sistemi kurulması üzerinde çalışmalarımız sürmekte. Erken uyarı sistemi ile afet anında kritik bina ve tesislerin kontrollü kapama sistemleri devreye girecek olup acil müdahale ekipleri hazırlığında zaman kazanılacaktır. Deprem anında etkilenmeyecek ve afet koordinasyon üssü vazifesi görecek afet yönetim merkezi de çalışmalarımız arasında. Afet yönetim bilgi sistemi yazılımını kurarak afet ve acil durumlarda yapılacak olan müdahalelerin etkin ve kesintisiz bir şekilde yönetilmesini sağlayacağız” dedi.
“BU PLAN, KENTİMİZİN ANAYASASI OLACAKTIR”
İlçelerde mikrobölgeleme çalışmalarını hatırlatan ve ‘Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi’nin 2025 yılı içerisinde tamamlanacağını ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, Bursalıların sağlıklı ve nitelikli yapılarda yaşamasını sağlayacaklarının altını çizdi. Başkan Bozbey, kapsamlı dönüşüm planlamalarına ilişkin süreçlerin başlatıldığını söyledi.
Akademik meslek oda temsilcileri başta olma üzere kent paydaşlarının katılımıyla Kentsel Dönüşüm Danışma Komisyonu’nun kurulacağını da hatırlatan Bozbey, “Bu komisyon ile 6306 sayılı yasa kapsamında kentsel dönüşüme girmek isteyen hemşerilerimizin belirlenen temel kriterler çerçevesinde yönlendirilmesi ve taleplere ilişkin tavsiye kararlarının alınmasında kent uzlaşısı sağlanacaktır. Bu uzlaşı sayesinde, tüm kent dinamikleriyle geleceğimize birlikte karar verdiğimiz bir dönüşüm süreci olacaktır. Ayrıca kentimizle ilgili en önemli mihenk taşı 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planıdır. Tüm afet risklerinin azaltılmasına yönelik politikaların, mekansal planlarda temel unsur olarak yer alması için bilimsel ve teknik çalışmalar devam etmektedir. Planlamanın temel ilkelerinden biri olan plan kademeleri arasındaki uyumun sağlanması amacıyla, ilk iş olarak çevre düzeni plan çalışmalarına başladık. Bu plan kentimizin anayasası olacaktır’’ dedi.
“TECRÜBELERİMİZDEN DERS ÇIKARTARAK GELECEĞİMİZİ ŞEKİLLENDİRMELİYİZ”
“17 Ağustos’ta yaşadığımız Marmara Depremi’nden gerekli dersler çıkarılsaydı daha sonra yaşanan yıkıcı depremlerin etkisi ciddi oranlarda azaltılabilirdi” diyen ve öncelikli olarak deprem afet risklerini azaltmayı ve kentsel direnci artırmayı hedeflediklerini söyleyen Başkan Bozbey, “Dolayısıyla, tecrübelerimizden ders çıkartarak geleceğimizi şekillendirmek zorundayız. Bu tür felaketlerin etkilerini azaltmak ve gelecekte benzer acıları yaşamamak için gereken önlemleri almalıyız. Kentlerimizi daha dayanıklı ve daha güçlü hale getirmeliyiz. Marmara Belediyeler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, deprem başta olmak üzere tüm afetlere karşı dayanıklı ve hazırlıklı kentler olma yolunda çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğimizi ifade etmek istiyorum” diye konuştu.