CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi adı altında kıdem tazminatının fona dönüştürülmesi girişiminin, milyonlarca çalışanın iş güvencesinin sonu anlamına geldiğini söyledi.

İktidarın, ülkemizde çalışma yaşamında var olan onlarca soruna çözüm bulmak yerine, çalışanın kıdem tazminatına göz diktiğini belirten Gürer, “İşçilerin fona devredilecek parasının pula dönüştürüleceği bu sistem işçilerin lehine değil” dedi.

Gürer, iktidara, işçilerin son kalesi olan kıdem tazminatlarını fona devretmek yerine, 2 milyonun üzerindeki üniversite mezunu gence ve milyonlarca işsize, iş olanağı yaratacak uygulamaları hayata geçirmesini önerdi.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yaptığı açıklamada; kıdem tazminatı konusunda, işçilerin aleyhine oluşacak yeni bir dönemin kapısını aralaması aşikâr olan, kıdem tazminatlarının fona dönüştürülmesi için başlatılan çalışmalara sert tepki gösterdi.

Gürer, “Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan düzenlemeyi savunarak işçi lehine olduğunu belirtmektedir. Ancak sadece işçilerin değil aynı zamanda işverenlerin de değişmesini istemediği bu düzenleme, işçilerin kazanımlarının tümünü elinden almaktadır. Bu durumdaki bir çalışmanın, nasıl işçinin lehine olduğunu anlamak çok güçtür. AKP iktidarı, iş yaşamı için hangi düzenlemeyi getirdi ise işçinin önemli bir kazanımı o düzenleme ile elinden alınmıştır.18 yılda birden çok örnek vardır. Örneğin emekli aylık bağlama oranı ABO dahi, 2008 yılında, çıkarıldıktan sonra emekli olan işçiler için hak kaybını artırdı. Esnek çalışmadan fazla mesaiye, kayıt dışı çalışmadan düşük ücrete, iş güvenliğinden mobinge kadar, çalışma yaşamı sorunları AKP döneminde katlanmıştır. Bu getirilmek istenen düzenleme son noktadır” dedi.

İŞÇİYİ DÜŞÜNMEYEN İKTİDAR

Çalışma yaşamında işçiler aleyhine yapılan düzenlemelerin AKP iktidarında zirve yaptığını ifade eden CHP Milletvekili Gürer, “Tamamlayıcı emeklilik sistemi, emekçiler aleyhine yapılan düzenlemelerde gelinen son noktadır” ifadesini kullandı.

KÖKTEN DEĞİŞTİRİYORLAR

1980 öncesi işçilerin toplu iş sözleşmesi ile kıdem süresini toplu pazarlıkta belirleyebilme haklarının bulunduğunu anımsatan CHP Milletvekili Gürer, “1980 sonrası çalışma yaşamında sürekli yapılagelen değişikliklerle bu süre 30 güne kadar düşürülüp sınırlandı. Bugün bu 30 günlük giydirilmiş brüt ücretin kıdeme esas durumu da kökten değiştirilmek istenmektedir” dedi.

İŞVEREN ARTIK İŞÇİYİ DAHA KOLAY ÇIKARABİLECEK

Kıdem tazminatının fona devrine yönelik çalışmalarda ayrımcı bir yaklaşımla “böl parçala yönet” mantığının öne alınmak istendiği, kamu özel ayrımı süre ve yaş düzenlemelerine yönelik çalışmalarda bulunulduğunun ifade edildiğine dikkat çeken Gürer, “Ülkemizde iş yerlerinde kıdem tazminatı kolay işten çıkarmanın kısmen de olsa önünü kesmektedir. Bu süreçte işverenin kolay işçi çıkarmasının önünde en önemli engel kıdem tazminatıdır. Kıdem tazminatı ile ilgili yapılacak her düzenleme iş güvencesinin sonu demektir. Küçük işletmeler yanında büyük işletmeler için de iş güvencesinde olan hatta sendikalı ve toplu iş sözleşmesi olan işçilerde kıdem tazminatı iş güvencesinin en önemli bağıdır. Özellikle uzun yıllar aynı işyerinde çalışan, kıdem süresi yüksek olan işçilerin kıyım yapılması daha basit hale getirilmiş olacaktır” diye konuştu.

İŞÇİLER İÇİN ZOR GÜNLERİN TEK DAYAĞI DA ELLERİNDEN ALINIYOR

Kıdem tazminatının işten ayrılan işçi için zor günlerin tek dayağı olduğuna değinen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, işten çıkarılanlar için can simidi olarak tabir edilen kıdem tazminatları ile ihtiyaçlarını karşılayan, borçlarını ödeyen işçilerin hayata geçirilmesi planlanan yeni sistemle bu haklarında da mahrum olacağını vurguladı.

KIDEME DOKUNMA

Mevcut koşullarda haklı fesih olması halinde işçinin kıdem tazminatlarını alabildiğine işaret eden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Örneğin mobing uygulanması, ücretinin geç ve eksik ödenmesi halinde, belgelenmiş fazla mesai verilmemesi halinde, işçi sağlığı önlemlerinin yetersizliğinin kanıtlaması durumunda işçi haklı fesih hakkını kullanıp tazminat alabilir. Ancak yeni düzenleme ile haksızlık karşısında da işçi kıdem alıp gidemediği için işveren art niyetli ise işçinin haklarını daha kolay yok etmek durumuna erecektir” şeklinde konuştu.

TAZMİNAT HESABI DA İŞÇİ ALEYHİNE OLACAK

Hayata geçirilmesi planlanan yeni sistemin işçiler aleyhine getireceği olumsuzlukları da sıralayan CHP Milletvekili Gürer, “Kıdem tazminatlarında son giydirilmiş brüt ücret hesaplanır ve işçi çalıştığı süre ve geçmişte aldığı ücrete bakılmaksızın son ücret esas alınır. Yeni düzenlemede bu hesaplama korunmazsa işçi tazminatları önemli ölçüde düşecektir. Hesaplamada esas olan son çalıştığı giydirilmiş brüt ücret esasının değiştirilmesi büyük hak kayıpları yaratacaktır” dedi.

Ülkemizde çalışma koşullarında var olan onlarca sorunun iyileşme yerine daha da kötüye gittiğine dikkat çeken CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Ne yazık ki bazı işverenlerin SGK’ya bildirilen ücret ile işçiye ödenmesi gereken ücretin farklı olması halen önlenememiştir. Daha az prim ödemek için başvurulan bu yöntem yeni düzenlemede de işçilerin aleyhine olacaktır” diye konuştu.

KIDEM TAZMİNATLARI ENFLASYON KARŞISINDA ERİYECEK

İşçilerin yemek ve yol ücretlerinin de mevcut sisteme göre kıdem tazminatının belirlenmesinde esas alındığını anımsatan Gürer, ancak kıdem tazminatının fona devredileceği sistemde parasal olmayan hakların kıdem tazminatına yansıtılmamasının hak kayıpları yaratacağını ve işçinin kıdeminin enflasyon karşısında eriyeceğini belirtti.

Bireysel Emeklilik Sisteminde işçilerin primlerinin enflasyon karşısında yüzde 10 oranında eridiğini vurgulayan Gürer, “Zorunlu Bireysel Emeklilik Sisteminde olduğu gibi kıdem tazminatlarının fona devredileceği sistemde de işçinin hesabına yatırılan para işletilecektir. Ancak işçinin kıdem tazminatı için yatırılan parasının enflasyon karşısında korunmasının güvencesi yoktur. Bu sistem işçinin kıdem tazminatı fonundaki parasını pula çevirecektir” uyarısında bulundu.

İŞ YAŞAMI SORUNLARLA DOLU

Ülkemizde mevcut çalışma hayatının sorunlarla dolu olduğunu belirten CHP’li vekil Ömer Fethi Gürer, kıdem tazminatlarının fona devredilmesinin yaratacağı olumsuzluklarla ilgili açıklamasında, “İş yaşamında kayıt dışılığın arttığı, çocuk işçiliğin yaygınlaştığı, iş denetiminin işverenin insafına bırakıldığı, esnek ve güvencesiz çalışmanın yaygınlaştığı, işçi ücretlerinin açlık sınırının altına getirildiği, fazla mesai kurallarına uyulmadığı, mobingin olağanlaştırıldığı, kadın işçi sorunlarının yoğunlaştığı bir süreçte işçiler için son kale olan tazminatın fona devredilmek istenmesi, işçinin son güvencesinin de ortadan kaldırılmasıdır. İş güvenliği ve iş güvencesini iyileştirmek, çalışanların ücretlerini artırmak, asgari ücretin vergiden muaf tutulmasını sağlamak yerine işçiler için en önemli güvence olan kıdem tazminatının siyasi iktidar eliyle yok edilmek istenmesi kabul edilemez” dedi.

GÜRER’DEN İKTİDARA ÇAĞRI

Gürer, açıklamasında iş yaşamında var olan bazı sorunları sıraladı ve iktidara şu önerilerde bulundu:

“İktidar öncelikle üniversiteli işçilerin 5 yıl önce sözleşme ile tanının özlük haklarında düzenleme sağlasın.

Çırak ve stajyerlerin işe başladığı tarihten itibaren yaşlılık sigortasına çalıştıkları sürenin başlangıcı kabul etsin.

SGK öncesinde anne olan kadınların, askerlik süreci gibi annelik sürecine borçlanma hakkı tanısın.

Emeklilikte yaşa takılan milyonlarca çalışanın mağduriyetini gidersin. Emeklilik hakları verilsin.

Fazla mesailerini düzenle alabilmelerini ve mobing uygulamalarının sonlandırılmasını sağlasın.

Taşeron firmalarda kalanlara da kadro verilsin. Kamuda tüm taşeron işçiler kadrolara alınsın. Belediye şirket çalışanları belediye kadrolarına alınsın.

İş cinayetlerinde Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü olmak ayıbından ülkemizi kurtarsın.

İşsiz 2 milyon üniversite mezunu gence ve milyonlarca iş arayana iş olanağı yaratacak uygulamalar yapsın.

Geçici, mevsimlik, TYP çalışanı ve MEB’de 10 ay çalışıp girdi çıktı yapılarak çalıştırılanlara sürekli iş ve kadro verilsin.

Asgari ücret tutarı kadar olan tüm ücretlerden vergi alınmasın”