Kırık ayağının muayenesi için 3 gün hastanede doktor arayan ve 3 gün sonunda ortopedi doktorundan sıra almayı başaran MHP Belediye Meclis Üyesi Hüsnü Doğruoğlu, “Hastane var doktor yok. Doktor var sıra yok. Sıra var muayene yok. Nedeni, bilgisayar sistemi çökmüş. Çöken bilgisayar sistemi değil, hastane yönetim sistemi” diyerek yaşananlara tepki gösterdi.
Cumartesi günü kırılan ayağının muayenesi için anca Çarşamba günü doktorla buluşabilen MHP’li Hüsnü Doğruoğlu, onda da doktorun röntgenleri göremediği için muayene yapamadığını söyledi.
Hastanenin sadece binadan ibaret olduğunu ifade eden Doğruoğlu, “Allah kimseyi düşürmesin” dediği Karacabey Devlet Hastanesi’nde yaşanan rezaleti şu şekilde anlattı;
“Karacabey Devlet Hastanesine bu günlerde Allah kimseyi düşürmesin. Ama düştük bir kere. Gülüyorum ağlanacak halimize. SSK (SGK) emeklisi ve Karacabey’de iş yeri sahibi olan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. 9 Eylül 2017Cumartesi günü saat 17.00’de kendi işyerime girerken ayağım merdivene takıldı ve düştüm. Düşerken de ayağım merdiven mermerine çarparak burkuldu ve ağrımaya başladı.
Ardından hemen ayağım şişmesin diye bir torba buz içerisine ayağımı sokarak müdahalede bulundum. Fakat ayak ağrım giderek artmaya ve şişmeye başladı. Bunun üzerine saat 19.00’da bir yakınımla beraber Karacabey Devlet Hastanesi Acil Servisi’ne gittim. Kayıt işlemlerini yaptırdım. Hasta Kayıttan verilen evrakı Acil Servise verdim ve ağrı içerisinde beklemeye başladım. Çünkü Acil Servis çok kalabalıktı. Hastalar koltukları doldurmuş bir kısmı ayakta, bir kısmı da yere oturmuş ve sırtını duvara dayamış bekliyorlardı. Ağrı içerisinde sıramı beklerken hastaların çoğunun Suriyeli olduğunu gördüm.
Acil Servis’te anca yarım saat sonra ismim okundu. Acil doktoru muayene etti ve film istedi. Röntgende 2 ayak filmi çekildi. Tekrar doktora gittim ve filmlere baktı. Ayak tarak kemiğimde kırık olduğunu söyledi. Pazartesi günü ortopedi uzmanına muayene olmamı ve filmlerimi göstermemi istedi ve ayağımı alçıya aldırdı.
İşte bundan sonra hastanedeki rezalet başladı. 11 Eylül Pazartesi günü, acil hastası olarak Devlet Hastanesine gittim. Randevum olmadığı için, sırada alamadığım için muayene olamadım. Sıra kalmamış, doktorların muayene sayısı dolmuş. Kapıda bekleyerek alçılı ayağımla uzman doktorun yanına girdim. Rica ve ısrar etmeme rağmen sıra numarası almadığım içim muayene olamadım.
İş yerime dönüp önce telefon, sonra da bilgisayardan sıra numarası almaya çalıştım. 12 Eylül Salı günü ortopedi uzman doktor randevuları dolu olduğu için 13 Eylül Çarşamba 09.40’a randevu aldım. Haftanın yarısı uzman doktora ulaşma mücadelesi ile geçti. Hırs yapmıştım. Ayak ağrımı ve hastaneye gidip gelme zorluklarını unuttum. Ama Çarşamba günü, üst düzey yönetici olarak emekli olmuş, SGK’ya en yüksek dereceden pirim ödemiş, daha sonra bir şirket kurup 10 yılda Karacabey’de en tanınmış firmalar arasına sokmuş emekli bir Makine Mühendisi ve Belediye Meclis Üyesi olarak mutluluktan uçacak yada sinirden çatlayacaktım. Çünkü Karacabey Devlet Hastanesinden randevu almayı başarmıştım!
13 Eylül Çarşamba günü saat 10.00 gibi uzman doktorumuzla görüşmeye gittim. Fakat yine muayene olamadım. Neden mi? Bilgisayar sistemi çökmüş! Doktor ayak filmlerime ulaşılamadığını söyledi. Doktorun odasından çıktım. Sinirden sağ ayağımı da kırmamak için yakınlarım tarafından sakinleştirildim. Aynı sıkıntıları çeken diğer hastalarda çaresiz bir şekilde bekliyorlardı. Sonra etrafımda kamera var mı diye bakmaya başladım. Çünkü yasadıklarım kamera şakası gibiydi.
Hastane de bilgisayar sistemi çökmüştü. Fakat çöken bilgisayar değil, Hastane Yönetim Sistemiydi. Başhekim yoktu, Müdür de yoktu. Ayrıca, bekleyen hastalardan öğrendiğim kadarıyla birkaç branşta da uzman doktorun olmadığını öğrenince de hiç şaşırmadım.
Evet yeni hastane binamız vardı. Fakat kapasite olarak Karacabey’in ihtiyacını karşılıyor mu? Artan nüfus sayısı göz önüne alınarak mı yatak sayısı belirlendi? Acaba ilçemize gelen, nüfus sayımızı arttıran Suriyeli vatandaşların sağlık problemleri için bir B planı yapıldı mı? diye düşünüyorum. Sorumlularında düşünmesini ve ne yapabiliyorlarsa, en kısa sürede hayata geçirmelerini rica ediyorum. Lütfen hastaneye giden hastalarında, hastanede çalışan görevliler ile doktorlarında insan olduğunu unutmayalım.
Sonuç olarak, Karacabey Devlet Hastanesi’ndeki rezaleti daha fazla yaşamamak için; 14 Eylül Perşembe günü, özel bir hastanede 1 saatte muayenemi oldum, filmlerimi çektirdim ve kafamdaki sorulara cevap buldum.
Şunu unutmayın ki, özel hastaneye giden hastalarda, özel hastanede çalışan görevliler ve doktorlarda insan. Fark; hastalar insanca muayene oluyorlar ve görevliler ile doktorlarda insanca çalışıyorlar”