Karacabey’de yaklaşık 14 bin öğrenci ve bin öğretmen ile ülke genelinde 17,5 milyon öğrenci ve 985 bin 362 öğretmenin beklediği sömestr tatili bugün başlıyor. Yarıyıl tatili 25 Ocak-5 Şubat 2016 tarihleri arasında yapılacak. İkinci kanaat dönemi, 8 Şubat 2016 Pazartesi günü başlayacak ve 17 Haziran 2016 Cuma günü sona erecek.
Eğitim öğretim yılının birinci dönemini değerlendiren; öğretmen, veli ve öğrencilere önemli mesajlar veren Karacabey İlçe Milli Eğitim Müdürü Emin Dingin, yazılı açıklamasında şunları dile getirdi:
“Değerli meslektaşlarım, kıymetli veliler ve sevgili öğrenciler; bugün 2015-2016 eğitim öğretim yılının 1. Kanaat Dönemi’ni yaklaşık 14 bin öğrenci ve bine yakın yönetici, personel ile birlikte 40 okul ve kurumda tamamlamış bulunacağız. Her şeyden önce eğitim anlamındaki her türlü çabamızın bir paydaşı olan tüm öğretmenlerimize, okul idarecilerimize ve saygı değer velilerimize, ayrıca bizleri destekleriyle onurlandıran tüm kamu kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerine ve ilçe basınımıza çok teşekkür ediyorum.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, her zaman telafisi mümkün olmayan nesil yetiştirmek gibi dev bir sorumluluğun altında olduğumuzun farkındayız. Evimize ekmek götürme sebebimiz olarak gördüğümüz öğrencilerimizin geleceği aynı zamanda bizlerin de yaşam sebebidir. Ancak başarıya herkes sahip çıkıyor, iyiliği güzelliği herkes sahipleniyor. Peki ya başarısızlıklar, kötülükler, çirkinlikler kimin? Bunları kim yaptı? Evet! Biz, hep birlikte başardık ya da hep birlikte başaramadık. Başarı ya da başarısızlıkları toplumun bütün dinamikleriyle birlikte ‘bunlar da bizim’ diyebildiğimiz gün hatta ‘bütün bu olumsuzluklardan da, başarısızlıklardan da hepimiz sorumluyuz’ diyebildiğimiz zaman gerçek başarı destanı yazılacaktır.
Bu kutlu insan yetiştirme sevdasında üçgenin üç ayağını oluşturan öğretmen, öğrenci ve velidir. Öncelikle bu üç ayağın da sağlam olması gerekir. Başarı ya da başarısızlık sadece öğretmenle olmaz, sadece öğrenciyle olmaz, sadece veli ile de olmaz. Bizlerin varlığı diğer paydaşlarımızın varlığıyla gerçek anlamını kazanacaktır. Bizler başarılarımızı ve yaptıklarımızı paydaşlarımızda, başaramadıklarımızı ve yapamadıklarımızı ise kendimizde arıyoruz. Çünkü başarının ‘ben’ kelimesinde değil ‘biz’ kelimesinde gizli olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla verdiğimiz bu karneler aynı zamanda sizlerin ve bizlerin de karneleridir.
Öğrencilerimize ve çocuklarımıza bir zamanlar öğrenci olduğumuzu unutmadan, bir zamanlar bizim de çocuk ya da genç olduğumuzu unutmadan anlamaya çalışmalıyız. Karnelerinde kötü notları olan çocuklarımıza karnenin hayatın sonu olmadığı anlayışından hareketle davranmalıyız. Her velinin sesini şu an duyar gibi oluyorum; ‘Ben çocuğum için her şeyi yaptım, yemedim yedirdim, içmedim içirdim, bir dediğini iki etmedim… vs. ama yine de başarılı olamıyor’ diyorsunuz. Saygıdeğer veliler! İşte tam da mesele bu. Bazen çocuğumuzun bir dediğini iki etmek gerekiyor sanırım. Şimdi şu soruları kendimize soralım lütfen:
Çocuğunuzu başkalarının çocuklarıyla kıyaslıyor musunuz? Başkalarının yanında çocuğunuzu eleştiriyor musunuz? Çocuğunuza söylediklerinizi kendiniz yapıyor musunuz? Çocuğunuza verdiğiniz sözleri tutuyor musunuz? Çocuğunuzun sorularına cevap veriyor musunuz? Çocuğunuzun eğitimini başkalarına havale ediyor musunuz? Çocuğunuza özel zaman ayırıyor musunuz?
Bu soruların cevabına göre karnenin kimin karnesi olduğu da ortaya çıkacaktır. Bazen kendini de okumalı insan. Hatta yargılamalıdır. Görünecektir ki en doğru kararlar böyle zamanlarda ortaya çıkacaktır. Mutlu bir tatil dönemi geçirmenizi diliyor, hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”