AKP iktidarı, Anayasayı (AY) tümden değiştirmek peşinde. “Yeni anayasa yapalım” diyor. Mevcut anayasanın bugüne kadar 112 maddesi değiştirildi. 60 maddesi de daha evvel kurulan AY komisyonunda kabul edildi. Ancak AKP’nin BAŞKANLIK sistemi dayatması sebebiyle değiştirilmedi.
AY’nın yeni baştan değiştirilmesi mümkün değildir. Yeni AY yapmak için o ülkede ya ihtilal olması lazım yâda o ülkenin savaş sonucu parçalanması, geriye kalan topraklar için yeni AY yapılması lazım. Türkiye bu badireler içinde midir ki yeni AY yapılsın.
AKP darbe AY’sı diyor. 112 maddesi değişen AY nasıl olurda darbe AY’sı olur. AKP yeni AY diyerek gerçek amacı SİSTEM DEĞİŞTİRMEK. Sistemi değiştirmek içinde PARLAMENTER rejimi kaldırıp yerine BAŞKANLIK rejimini getirmek ve mevcut AY’nın değişmez olan ilk 4 maddesini ortadan kaldırmak. Nedir bu değiştirilemez olan bu maddeler?
Madde 1-Türkiye devleti bir cumhuriyettir.
Madde 2-Türkiye Cumhuriyeti toplumun huzuru milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı Atatürk milliyetçiliğine bağlı başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan demokratik laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Madde 3- Türkiye devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Bayrağı şekli kanunlarla belirtilen beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Milli marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.
Madde 4-Anayasanın 1. maddesindeki Devletin şeklinin cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile 2. maddesindeki cumhuriyetinin nitelikleri ve 3. maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
Bu durumda yeni AY yapmak mevcut AY’a terstir. Yeni AY hükümleri mevcut AY hâkimleri tarafından reddedilir ve yürürlüğe giremez. Bir devletin geleceği anayasa ile kaimdir. İcraatlar mevcut AY’ya göre yapılacağından onu inkâr etmek sil baştan AY yapmak mümkün değildir. Anayasanın 4. maddesine de tamamen terstir.
AKP iktidarı AY’nın 66. Maddesini de değiştirmek istiyor. Bu madde Türk vatandaşlığı tanımıdır.
Madde 66: “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür” AKP özellikle bu TÜRK ifadesini kaldırmak peşinde. Herhalde çözüm sürecinde verdikleri söz var ve TÜRK ifadesinden özellikle çok rahatsızlar.
Etnik köken ırka veya dine dayanmayan vatandaşlık bağına dayanmayan bu millet tanımından rahatsız olmak “gerçekte ırkçılık” göstergesidir. Dünyanın her yerinde çağdaş devletlerde etnik köken ne olursa olsun insanlar vatandaşlık bağına göre “bir millete mensupturlar” ve bunu dile getirmekten çekinmezler, utanmazlar. Alman veya Fransız olmak gibi. Onlarda da topraklarında başka ırka mensup insanlar vardır. Ancak ben Almanım, ben Fransızım diye iftihar ederler. Etnik köken ile ulusal aidiyet millet olmayı karıştırmamalıyız. Türk vatandaşlığı tanımı 1982 ile 1924 anayasalarında neredeyse aynıdır. AKP yöneticileri TÜRK sözcüğünden utanıyorlar mı?
Türk vatandaşlığı tanımı Atatürk’ün şu millet tanımına dayanmaktadır. “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti” denir. Cumhuriyetin kuruluş felsefesinde “Türk vatandaşlığı asla bir etnik kökene herhangi bir ırka veya dine dayanan anti demokratik bir nitelik taşımamaktadır.”
%50’si değiştirilmiş mevcut AY asla darbe anayasası değildir. Şimdi daha demokratik bir AY maddeleri yapmak ve ona bağlı yasaları çıkarmak gerekmektedir. Seçim yasası partiler yasası değiştirilmelidir. Yargı bağımsızlığı özgür basın sağlanmalıdır. Yürütme yargıya müdahale etmemelidir. Temel hak ve özgürlükler yeni baştan düzenlenmelidir. Yürütme hesap vermelidir.
AKP’nin derdi Anaysa yapmak değildir. AY değişikliği ile sistemi değiştirmektir. BAŞKANLIK SİSTEMİNİ GETİRMEKTİR. Gerisi teferruattır.