Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karacabey İlçe Kadın Kolları Başkanı Mualla Tuğ, “Dünya Barış Günü” nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Sahte barış güvercinlerinin taşıdığı düşünülen zeytin dalının altında aslında kamufle edilmiş bir kitle imha silahı olduğunu belirten Tuğ, bu düşüncenin barışı başka bahara bırakarak güvercinlikten şahinliğe terfi ettiklerini ifade etti.
Mualla Tuğ, “Zor günlerden ve acıların içinden geçiyoruz. 7 Haziran seçimlerinden sonra yaşadıklarımız kandan, acıdan, nefretten beslenenleri bir kez daha gözler önüne serdi. Sahte barış güvercinlerinin taşıdığı düşünülen zeytin dalının aslında kamufle edilmiş bir kitle imha silahı olduğu, bugün tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır. ‘Baldıran zehri içmeyi’ göze alan, ‘kefenini giyerek’ siyasete soyunanlar, bu süreçte birdenbire Anayasayı ‘bekleme odasına’ alarak ve barışı bir başka bahara bırakarak güvercinlikten şahinliğe terfi ettiler ve yeni bir kimlikle sahnede yerini aldılar. Bu kimlikle, kendisini mevcut siyasal sistem içinde hiçbir yasa ve etik değere bağlı görmeyenler, ne yazık ki şehit cenazelerini de siyasal bir gösteriye çevirmekte sakınca görmediler.” dedi.
İnsanca yaşamanın ancak barış ortamında mümkün olduğunu ifade eden CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Mualla Tuğ, sözlerine şöyle devam etti: “Oysa bizim çocuklarımız ölüyor, bu ülkenin evlatları ölüyor, bu ülkenin değerleri yok oluyor. Ölenlerin hepsi bizim çocuklarımız. Yüreğimiz yanıyor. Canımızdan can gidiyor. Her yerden ağıtlar yükseliyor ve o ağıtlar doğuda ve batıda hep yoksul anaların acı hikayelerini anlatıyor. İnsan olmak öldürmekten değil, yaşatmaktan geçer. Biz kadınlar insanca bir yaşam istiyoruz. Bu topraklar çok acılar gördü, artık kan dökülmesin istiyoruz. Sesimizi, sözümüzü, gücümüzü birleştirmek istiyoruz. Barış ve huzur isteyen herkesi ortak değerimizi öne çıkararak birlikte hareket etmeye, güçlerimizi birleştirmeye çağırıyoruz. Savaşa, teröre, şiddetin her türlüsüne karşı duruşumuzu her koşulda sürdürmeye kararlıyız. Çünkü insanca bir yaşam ancak barış ortamında mümkün olabilir.”
Barışın sağlanabilmesi için herkesi kapsayıcı bir dayanışmaya destek vermeye davet eden Başkan Tuğ, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Onun için biz CHP´li kadınlar şimdi, hemen ‘barış’ diyoruz. Evde, sokakta, yurtta ve dünyada gerçek bir barış istiyoruz ve biz iyi biliyoruz ki gerçek barış, birbirimize inanarak her türlü ayrımcılığa karşı koyarak, değerlerimizi, emeğimizi sömürenlere karşı birlikte başkaldırarak ve geleceğe güçlü bir inançla sahip çıkarak sevgi ve güven ile yapılır. Ülkeyi yönetemeyenlere, kan ve kindarlık üzerinden siyaset yapanlara, sıkıştıkça kadın bedeni üzerinden gündem yaratanlara karşı, sevgi ve saygı, huzuru ve güveni örgütleyecek, insanca bir yaşamın umutlarını filizlendirecek bir güce ihtiyaç var. Bu gücün yaşadığımız topraklarda doğanın ve yaşamın gücü olan kadınlardan geleceğinin bilincindeyiz. Ve biz çok iyi biliyoruz ki barışı; savaş için diretenler değil, barış için direnenler yapacak. Bu doğrultuda, herkesi ortak geleceğimizin korunması ve toplumsal barışın sağlanabilmesi için her türlü şiddete karşı ‘beyazlar giyerek’ içten, kapsayıcı bir dayanışmaya destek vermeye davet ediyoruz. Tek yol; ‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’tır.”