SP Yönetim Kurulu Üyesi Adem Tunç, hükümet tarafından işletilen sürecin, kentsel dönüşüm adı altında rantsal dönüşüm olduğunu söyledi.
Saadet Partisi (SP) İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Adem Tunç, yaptığı basın açıklaması ile ülke ve dünya gündeminde yer alan olayları değerlendirdi. Tunç’un üzerinde durduğu en önemli konu ise birçok ilde gerçekleştirilen kentsel dönüşüm projesi oldu.
Kentsel dönüşümü ‘rantsal dönüşüm’ olarak niteleyen Tunç, “İşletilen süreç, kentsel dönüşüm adı altında rantsal dönüşümdür. Şehirlerimizin hem silueti bozulmaktadır hem de şehirler birilerinin rant alanı haline dönüştürülmüştür. Huzur ve sükunet şehirlerin dışına itilmiştir. Doğal ve sürdürülebilir enerji kaynaklarından yararlanabilme imkanı yok sayılmıştır. İstihdama yönelik hizmetler yeterince verilememiştir” diyerek, hükümetin kentlerde gerçekleştirdiği projeleri eleştirdi.
Milli Görüş belediyeciliğinin omurgasında adalet, rüşvet kabul etmeme ve belediyeyi rant aracı haline dönüştürmeme gibi üç hasletin olduğunu vurgulayan Adem Tunç, “Yeniden marka şehirlerin oluşumu bu hasletlerin taşıyıcısı Milli Görüş kadrolarının yerel yönetimleri devralması ile mümkün olacaktır.” dedi.
Ortadoğu ve özellikle Suriye’de yaşananlara da değinen Tunç, yaşanan ayrışma ve çatışmaların ancak İslam Kardeşliği’nin tesisi ile giderilebileceğini söyleyerek, biraraya gelememenin ancak İsrail’e yaradığına dikkat çekti.
‘Bu coğrafyanın harcı İslam Kardeşliğidir’ diyen Tunç, “İslam Birliği oluşumunu geciktiren her türlü yapılanma İsrail’e hizmet etmektedir. Bölgenin petrol kaynaklarını Akdeniz’e ulaştırabilmek, Doğu Akdeniz’de bulunan zengin doğalgaz rezervlerini garanti altına alabilmek için İran sınırından Akdeniz’e uzanan ikinci bir İsrail’in kurulmasına çalışılıyor. Bunu belirtmek bir ırkı ya da mezhebi suçlamak değildir” şeklinde konuştu.
28 Şubat davasına ilişkin olarak, yapılan darbenin asker sivil ilişkisi içinde olmadığını söyleyen SP İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Adem Tunç, “Fotoğrafın tamamına bakmak gerekir. Meseleyi asker-sivil çatışması olarak görmek ve sadece askerleri yargılamak göz boyamadan öteye değildir. Bölgenin enerji kaynaklarını sömürerek ayakta kalan ırkçı emperyalizm, 28 Şubat süreciyle sömürüsünü teminat altına alma müdahalesi yapmıştır. Mevcut iktidar maalesef bu sömürü çarkının dizayn ettiği bir yapılanmadır. Sömürü düzeni devam etmektedir” dedi.