Karacabey’de doğasıyla tüm Türkiye’nin giderek dikkatini çeken Karacabey Dalyan Gölü ve Longoz Ormanları, yaban hayatının yanı sıra köylü içinde gelir kapısı olmayı sürdürüyor. Balıkçılık, arıcılık ve çeşitli bitkisel ürünler için önemli bir kaynak olan ve köylüye ek gelir kapısı yaratan Karacabey Dalyan Gölü ve Longoz Ormanı, şimdilerde sazları ile dikkatleri üzerine çekiyor.
Bursa’dan gelen Nilüfer Çayı, Susurluktan gelen Kirmasti Çayı ve Uluabat Gölü’nden gelen Uluabat Deresinin ilçe sınırları içerisinde biraraya geldikten sonra Kocaçay adını alarak Marmara Denizine döküldüğü noktada oluşan ve Kocaçay Deltası olarak anılan sulak alan, özellikle yaban hayatı bakımından Türkiye’de ayrıcalıklı bir öneme sahip.
Türkiye’nin yanı sıra dünyada eşine az rastlanılan deniz seviyesi altında bataklık bir yapıda oluşan Longoz Ormanı, özellikle içerisinde barındırdığı yaban hayvanları ile kendini ön plana çıkarıyor. Son yıllarda giderek artan ilgiye sahip Karacabey Longozu, tüm bu özelliklerinin yanı sıra köylünün önemli bir ekmek kapısı.
Değişik sezonlarda köylüye ayrıca bir gelir kapısı olan Dalyan Gölü ve Longoz Ormanı, şimdilerde kara kofa dedikleri sazların saplarını kurutarak çiçek firmalarına kullanılmak üzere satılıyor. Sıcak yaz günlerde epey zahmetli bir uğraş sonucu çıkartılan saz sapları, geniş bir alanda kurutulduktan sonra kilo hesabıyla Bursa’dan gelen çiçek firmalarına veriliyor.
Önceden köylünün çoğunluğu tarafından yapılan bu uğraşa olan ilgi azalsa da, Bayramdere ve Boğazköy’den bazı köylüler hala bu sazları keserek Bursalı firmalara temin ediyor.