Bursa’da ses dalgası cihazıyla Kangal köpeklerini etkisiz hale getiren hırsızlar, yüzlerce koyun çaldı.
Karacabey, Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer ve Mustafakemalpaşa ilçelerinde onlarca koyun yetiştiricisi hırsızların mağduru oldu. Şebeke halinde gezdikleri tahmin edilen ve ilk önce köye gelerek keşif yaptıkları öğrenilen hırsızlar, gece vakti ağılların önündeki köpekleri etkisiz hale getiriyor. İlk önce zehirli tavuk etlerini köpeklere vererek öldüren zanlılar, et yemeyen köpekleri ise ses dalgasıyla etkisiz hale getiriyor.
Türkiye’de çeşitli internet sitelerinde 50 TL’ye satılan köpek kovucu cihazları, ultrasonik ses dalgası çıkardığı için insanlar tarafından duyulmuyor. Hırsızların kolayca temin ettiği bu cihazlar sadece köpekler tarafından algılanıyor ve rahatsız eden güçlü ses dalgası sonucu köpeklerin kulak zarları da patlayabiliyor. 10 metre uzaktaki köpekleri etkileme gücüne sahip olan cihaz 27 bin seviyesinde yüksek frekans sesi gönderiyor.
150 ADET KOYUNU ÇALDILAR
Karacabey’in Canbaz köyünde ikamet eden 75 yaşındaki Mümine Çavuş’un 150 adet koyununu da ses dalgası kullanılarak çalındı. Bir süre önce 70 koyun ve 80 kuzusu çalınan Çavuş, “Koyunların bulunduğu ağılın önünde 3 köpek var. Bunun yanında çocuklarımdan biri ağılın içinde, diğeri ise ağılın önündeki traktör römorkunun içinde uyuyor. Buna rağmen hırsızlar köpekleri etkisiz hale getirerek koyunları çalmış. Koyunlar çalınırken biz bile duymadık. Köpekleri uyutmuşlar” dedi.
Daha önce köylerinde 4 defa koyun hırsızlığı olduğunu anlatan köy sakinlerinden Cankut Keloğlu, köpekleri özel bir yöntemle uyutan hırsızların ağıllardaki koyunları çaldıklarını söyledi.
Çatalağıl köyünde 2 defa koyunları çalınan İlyas Ayan da, hırsızların köpeklerine zehirli tavuk eti verdiklerini ve köpekler öldükten sonra koyunların çalındığını ifade etti.
Köpekleri uyuttuktan sonra ağıldaki koyunları çıkaran hırsızlar, koyunları köy dışına getirdikleri kamyonlara yükledikten sonra kayıplara karışıyor. Köylerde herhangi bir güvenlik kamerası ya da güvenlik sisteminin bulunmaması ise hırsızların işini daha da kolaylaştırıyor.
1.5 yılda köylerde 14’ün üzerinde koyun hırsızlığı vakası olduğunu ifade eden Bursa İli Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yıldırım Oran, “Koyun hırsızlığının kırsalda yapılması hırsızların işlerini kolaylaştırıyor. Ağıllar evlere çok yakın ancak hırsızlar köpekleri etkisiz hale getirerek sanki kendi koyunlarıymış gibi alıp götürüyorlar. Hayvan hırsızlığına karşı cezaların daha da ağırlaştırılması lazım” dedi.
SİGORTALI OLMALARINA RAĞMEN ZARARLARI KARŞILANMIYOR
Devlet tarafından faizsiz krediyle koyun alan çiftçilerin koyun başına yılda 50 TL sigorta parası ödediğini hatırlatan Oran, sigorta şirketlerinin çiftçileri sömürdüğünü iddia etti. Araç sigortasını örnek gösteren Oran, “Aracınızı sigorta yaptığınız zaman çalınan aracın hasarını sigorta şirketi ödüyor ancak koyunları sigortalayan şirketler hayvanların hiçbirinin hasarını karşılamıyor. Hayvan sigortası tamamen külfet. 100 koyun için yılda 5 bin TL sigortaya prim ödüyorsunuz. 50 bin TL kredi alan çiftçi 5 bin TL sigorta parası ödüyor. Sigorta şirketleri, ‘Biz sigorta yaparsak hayvan sahibi hayvanı satar, çalındı diye bize gelip prim alır’ kaygısıyla hayvanları hırsızlığa karşı sigorta etmiyorlar” ifadelerini kullandı.
Koyun hırsızlıklarına karşı daha önce çeşitli projeler ürettiklerini ifade eden Oran, koyunlara çip takılmasını önererek, “Bunlar çiftçinin ekonomik olarak yapacağı şeyler değil. Devletin yapması lazım. Bu sistemde koyun ağıldan 500 metre uzaklaştığında sinyal veriyor. Sinyal verici vasıtasıyla jandarma ve koyun sahibine bilgi veriyor ancak bu sitemin kurulması için belli bir altyapı çalışmasının Tarım ve İçişleri Bakanlığı ya da valilik tarafından yapılması lazım” dedi.