“
Basın Kültür Sarayı Uğur Mumcu
Etkinlik Salonu’nda gerçekleştirilen Aydınlarla Yüzyüze 2011 Söyleşileri’nin
ilkinde CHP milletvekili Durdu Özbolat, MHP Milletvekili Mehmet Zekai Özcan,
Avusturya’daki tutucu partilerden ÖVP’nin Kadın Kolu Başkanı Şirvan Ekici ve
Eski DSP Genel Başkanı Zeki Sezer “Seçimlere Doğru” konusunu değerlendirdiler.
BGC Başkanı Nuri Kolaylı,
altıncı yılına giren söyleşilerin perdesini,
“Bursa’nın aydınlık insanlarını, Türkiye’nin aydınlık yurttaşlarını
selamlayarak” yaptı. Kolaylı, söyleşilerin
bu yıl, on beş günde bir yapılacağını ve beş ayda tamamlanacağını hatırlatarak,
bu süreçte Türkiye’nin siyaset, sanat, düşün dünyasından yaklaşık kırk konuğu
ağırlayacaklarını söyledi.
Söyleşilerin düzenlenmesindeki
paydaşlığı nedeniyle Nilüfer Belediyesine teşekkür eden Kolaylı, daha sonra
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’i
“Aydınlarla Yüz Yüze 2011”in açılış konuşmasını yapmak üzere sahneye
çağırdı.
Bozbey, kısa konuşmasında,
Bursa’nın kültür yaşamına bir katkı olarak değerlendirdikleri Aydınlarla Yüz
Yüze Söyleşileri’nin bundan sonraki yıllarda da devam etmesi için Bursa
Gazeteciler Cemiyeti ile görüş birliği içinde olduklarını söyledi.
BGC Başkanı Kolaylı’nın
yönettiği söyleşide ilk konuşmayı CHP Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat
yaptı.
Özbolat, insanlığın demokrasi
serüveninin antik Yunan kentlerinde başladığını ve bugüne değin pek çok aşamayı
geride bıraktığını söyledi.
Konuşmasında, bu aşamaları ana
çizgileriyle değerlendiren Özbolat,
Meclis-i Mebusan seçimlerinden
başlayarak Türkiye’deki seçimleri de ana çizgileri ve kimi sonuçları ile
hatırlattı. Özbolat, şöyle devam etti:
“Evrensel demokrasi fikri,
evrensel demokrasi düşüncesi bu temeller üzerinde yükselmiştir. Türkiye’de ayrı
bir demokrasi, başka bir ülkede ayrı bir demokrasi anlayışı olamaz. Demokratik
bir devlette düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü olmak zorundadır. Demokratik
bir devlet güçler ayrılığına dayanmak zorundadır. Demokratik bir devlette tüm
yurttaşlar yasa önünde eşittir. Tüm yurttaşların hakları güvence altındadır.
Tüm yurttaşlar ülkenin yönetimi üzerinde söz ve hak sahibidir. Tüm yurttaşların
siyasal, sosyal hakları yanında yaşam güvenceleri vardır. En önemlisi
demokratik bir devlet seçimlerin güvenliğini sağlar, sandıkta hırsızlığa izin
vermez.”
MHP Ankara Milletvekili Mehmet
Zekai Özcan, Özbolat’ı izleyen konuşmasında özellikle yoksulluk ve işsizlik
konuları üzerinde durdu. İktidar
partisinin sözcülerinin, Başbakan ve bakanların sık, sık “İşsizlik azaldı.
Ekonomimiz büyüyor” dediklerini hatırlatan Özcan, bunun doğru olmadığını
söyledi.
TUİK verilerin de, uluslar
arası kuruluşların verilerinin de Türkiye’nin istihdamda ciddi düşüş yaşadığını
ve ekonominin büyüdüğü iddiasının da cari açığın büyümesine dayandığını ortaya
koyduğunu belirten Özcan,
“Ama eğriyi, doğruymuş gibi
göstermeyi; yanlışı da düzgünmüş gibi sunmayı iyi biliyorlar. Mesela, bakın:
‘İspanya’da işsizlik yüzde 19’ diyorlar. “Biz, İspanya’dan çok daha iyiyiz! Çok
daha iyi yönetiyoruz ekonomiyi’ demeye getiriyorlar. Oysa İspanya’daki işsizlik
ölçülerini kullanarak tespit yapsalar Türkiye’de işsizlik oranının yüzde 34
olduğu çıkar ortaya” diye konuştu.
Özcan’dan sonra söz alan
Şirvan Ekici, özgeçmişinden söz ederek başladığı konuşmasında Avusturya’daki
seçimlere ve Avusturyalı üst düzey politikacıların gösterişsiz yaşamlarına,
sıradan yurttaşlarınki gibi olan günlük davranışlarına ilişkin gözlemlerini
aktardı.
İki ülke arasındaki
farklılığın “büyük” olduğunu vurgulayan Ekici: “Avusturya’da genel seçimler
öncesinde siyasi partiler arasında bir centilmenlik anlaşması yapılır ve herkes
bu anlaşmaya uyar. Partilerin kampanyada
kullanacakları bütçeleri zaten açıktır. Büyük meydanlarda miting yapmaktan
kaçınırlar. Sınırlı sayıda afiş basarlar ve hangi partinin nerede afişinin
olacağı neredeyse bilinir. Meydanları, caddeleri buradaki gibi parti
bayrakları, flamaları ve posterleri ile donatıp, kusura bakmayın, çevre
kirliliğine de sebep olmazlar. ” dedi.
Eski DSP Genel Başkanı Zeki
Sezer, Şirvan Ekici’ye atıf yaparak,
“Bizde, sizin anlattığınız gibi korumasız, tantanasız, eski model aracıyla
resmi ziyaretlere gideni politikacı, siyasetçi saymazlar!” diyerek başladığı
konuşmasında, Türkiye’de demokrasinin ve siyasetin temel sorunları üzerinde
durdu.
“