Neden HAYIR demeliyiz konusundaki görüşlerime kaldığımız yerden devam ediyoruz.

57- Ziraat Bankası, Halk Bankası, THY, Botaş, PTT, ETİ Maden, BİST, Çaykur, Türksat gibi dev şirketlerimiz, Varlık Fonu’na devredildi. Bunun anlamı, bu şirketlerimiz de satılacak. 15 yılda sattıkları yetmedi mi? Mirasyediler, elde son kalan varlıklarımızı da parsel, parsel satıyorlar. Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde yaşandığını, AKP bugün Türkiye’ye yaşatıyor. Tulumbanın suyunu bitirenler, Türkiye’yi iflasa sürüklediler. HAYIR

58- Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “1. Dünya Savaşı sonrası gibi zor durumdayız. Artık sınıra dayandık. Manevra alanımız kalmamış durumda. Bankaların kasaları boşaldı. Felakete sürükleniyoruz” dedi. Nerede kaldı istikrar? İşte bu nedenle çark dönemez noktaya gelince Varlık Fonu oluşturdular. Varlık Fonu, kuruluşlar ve 2 milyon 800 bin metrekare kamu arazisini kapsıyor. Bu araziler de, Antalya ve Muğla’da ki turizme açılabilecek araziler. Bunlar da yağmaya açılıyor. Yabancılara peşkeş çekilecek. Para gelecek, ekonomi çarkı döndürülecek.

Dünyada hiçbir cari açık veren ülkede, böyle bir fon oluşturulamaz. Sadece dış ticaret fazlalığı olan devletlerde bu fon oluşturuluyor. Gelecekte zor duruma düşerlerse kullanmak için. Bizdeki bu fonla, gelir vergisi yok, kurumlar vergisi yok, belediye vergisi yok, yani hiçbir vergi de ödenmeyecek. Sınırsız, sorumsuz bir kurum oluşturulmuş durumda. Özel giderler için hortuma açılıyor. Şeffaf olmayan bir fon. Gelir kalemleri belli olacak, gider kalemleri belli olmayacak. Kimse hesap soramayacak. Yandaşlar ile yönetilecek. Kamusal denetim yok. Sayıştay denetimi yok. İhale kanununa tabi değil. Çalışan kişilerin denetlenmesi yok. Mesuliyeti yok. Başkanı ve yönetim kurulu mahkemeye verilemeyecek, hesap vermeyecekler.

Bu fon, varlık değil yokluk fonudur. Batışın son yıllarıdır. Yangından mal kaçırmaktır. Osmanlı’nın son zamanlarındaki düyun-u umumiye’sidir. Bir haylide Osmanlı’daki hazineyi aksa fonudur. Bu fonda, Osmanlı’da sarayın masrafları için kurulmuştu.

Ülkeyi bu duruma düşüren AKP hükümetlerine, hükümetin başındakine, hükümetin bütün icraatlarını yönlendirip istediği gibi yöneten tek kişi yönetimine HAYIR

59- Varlık Fonu Başkanlığına atanan cumhurbaşkanı danışmanı Yiğit Bulut’un maaşı, ticari sırmış! Onun için açıklanmıyormuş. Bu maaş herhalde soygun miktarı ki açıklanmıyor. Yiyin beyler yiyin, aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin. Yetim hakkı yemek de, Türkiye’yi sömürmek de sizin hakkınız mı? HAYIR

60- “Tek parti iktidara gelirse, ekonomi yoluna girer” dediler. Dolar 3.89 TL oldu. Ekonomi çöktü. Tulumbada su kalmadı. Hangi yetkileri 15 yılda eksikti de ekonomiyi batırdılar, terörü azdırdılar. Şimdi tek adam kurtaracakmış. HAYIR

61- Devlet bütçesini hükümet yapıyor, meclis onaylıyor. Bu referandum geçerse, başkan olacak kişi bu bütçeyi beğenmezse, kendi yaptığı bütçe ile devleti yönetecek. Bütçe de bir kişinin isteğine göre yapılıyorsa, son söz HAYIR

62- 1 Kasım seçimlerinde AKP propagandası, “Tek parti gelirse istikrar gelir” dediler. İstikrar geldi mi? HAYIR

63- Türkiye son 2 yılda fiili başkanlık sistemi ile yönetilir hale geldi. Şimdi bu fiili durumu yasalaştırmak istiyorlar. HAYIR

64- Rüşvet, yolsuzluk, hukuksuzluk, taassup, haksızlık, dolandırıcılık, referandumda çözülmediğine göre HAYIR

65- Başbakan, “PKK, FETÖ hayır diyor, biz onun için evet diyoruz” diyerek sığ bir söz söyledi. Çıkarmak istedikleri anayasa değişikliğini savunamıyor. Savcılığa sunulan raporda, AKP tam 400 bin FETÖ’cüyü kadroya almış, bunun 300 bini sadık cemaatçiymiş.

Oslo’da pazarlık, PKK’yı Habur’da davul zurna ile karşılama, Dolmabahçe’de mutabakat, PKK’ya şehirlerde bomba yerleştirmesine müsaade, Apo’nun referandumda evet demesi, bunlar neyin nesi? Kim FETÖ’cü, kim PKK’lı? Bunları yapan AKP değil mi? Birde utanmadan CHP’yi suçluyorlar HAYIR…