CHP Karacabey İlçe Başkanı Gönül Avil, geçtiğimiz hafta Yenisarıbey, Eskisarıbey, Ortasarıbey, Akhisar, İsmetpaşa ve Sultaniye mahalleleri olmak üzere Karacabey Ovası’nda binlerce dönüm ekili arazinin aşırı yağış ve beraberinde gelen şiddetli dolu nedeniyle sular altında kalmasıyla ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Afet sonrası CHP Karacabey İlçe Teşkilatı olarak aşırı yağışların ve dolunun tarım alanlarına verdiği zararı yerinde incelemek için Bursa Milletvekili Turhan Tayan ile birlikte köylere çıkarma yaptıklarını belirten Avil, “Biz, ‘geç mi kaldık?’ diye düşünürken gördük ki üreticimizin yanında olan ilk siyasi parti olmuşuz. Bu durum bizleri çok onurlandırmıştır. Çünkü CHP, emeği en yüce değer kabul eden, emekten ve üretenden yana bir tavır sergileyen partidir.” dedi.
Afet bölgesini inceleyen Bursa Milletvekili Turhan Tayan’ın tespitlerini de kamuoyuyla paylaşan CHP İlçe Başkanı Gönül Avil, şunları söyledi: “Karacabey’in ova köyleri olarak tabir edilen mahalleleri şu anda sular altındadır. Üzülerek ifade ediyorum ki şu anda çiftçi, devleti arıyor, belediyeyi, ilgilileri arıyor. Suyu tahliye edecek Devlet Su İşleri’ni arıyor. Vatandaş, ufak tefek kendi pompalarıyla suyu tahliye etmeye çalışıyor.
Bu yıl ekim ve dikim ilkbahar yağmurlarından dolayı geç başlamıştır. Mahsul geç olgunlaşmıştır. Bu son afet nedeniyle de başta domates olmak üzere biber, mısır, karnabahar, lahana gibi ürünler büyük zarar görmüştür. Ayrıca, bu köylerde çiftçinin ürününü hasat etmek üzere Mardin’den, Şanlıurfa’dan gelerek çalışan mevsimlik işçiler de var. Bu işçilerin kaldığı ‘Çadırkent’lerde de aşırı yağış ve doludan çadırlar patlamış, sular basmış, bu işçilerin erzakları, unları, makarnaları, yatakları su altında kalmıştır. Yolları çamur deryası, fırtınadan elektrikleri kesilmiştir. Mevsimlik işçilerin çadır kurduğu bu mahallelerde vatandaşı çamurdan kurtarmak bu kadar mı zordur? Bu işçiler, ‘Kızılay böyle bir günde bizlere neden çadır kurmuyor, neden bir sıcak çorba ikram etmiyor’ diye sitem ediyor.
Bu kadar büyük bir afeti yaşayan çiftçimiz in bir sorunu da; birçok üreticimizin fabrikalarla ürün teslim sözleşmesi var. Afet nedeniyle ürün teslim edemeyen üreticilerden fabrikaların tazminat istediği belirtiliyor. Bu nedenle üreticinin gerçek temsilcisi Ziraat Odası, İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ve fabrika temsilcileri bu sözleşmeli tarım alanlarındaki zararı birlikte tespit etmelidir. Hiçbir kurum buna yanaşmıyorsa, üreticilerinin ileride tazminat ödemek zorunda kalmamak için mahkeme kanalıyla zarar ziyan tespiti yaptırmalıdır.
Tarımsal sigorta, yağış ve hastalık risklerini sigorta kapsamına almıyor. O zaman bu sigortanın adı ‘tarımsal sigorta’ olmaz, olsa olsa konutlarda olduğu gibi ‘yangın sigortası’ olur.
Bu afet nedeniyle Karacabeyli üreticinin domates üretimindeki zararı 50 milyon TL’dir. Devlet, bu duruma seyirci kalmamalıdır. Devlet, büyük kentlerin insanını besleyen, nasırlı ve bir o kadar da onurlu ellere yardım elini uzatmalıdır.
Tekrar etmemize gerek yok. Karacabeyli üreticilerin gerçek temsilcisi ve sesi olan Karacabey Ziraat Odası Başkanlığı’nın önerilerine devlet kulak vermeli, gereğini tez elden yerine getirmelidir.”