Bursa – İzmir karayolunda, Pazar ve Bayram günlerinde trafiğe çıkanlar, trafik ışıklarından dolayı büyük sorun yaşamaktadırlar. Bu sorun, direksiyon başındakilerin bunalım geçirmesine neden olmaktadır.

Ben, Balıkesir’e kadar gittiğim için Bursa – Balıkesir arasındaki trafik ışıklarını konu edeceğim. Balıkesir – İzmir arasında da bu sorunların yaşandığını zannediyorum.

1- Uluabat Işıkları: Uluabat köyü içinde Sütaş önünde trafik ışıkları mevcut. Sütaş’a giriş ve çıkış için her iki yöne de box menfez oluşturulsa sorun çözülür. Hatta bu box menfez maliyetini Sütaş bile karşılayabilir.

2- M.Kemalpaşa Girişi: Bursa istikametinden gelen araçların Mustafakemalpaşa’ya girişi ile M.Kemalpaşa’dan çıkan araçların İzmir istikametine geçişi için ışıklar konulmuştur. Trafik akışı bu ışıklardan dolayı çok aksamaktadır. Yine bu kavşağa box menfez veya üst geçit yapılsa yine sorun çözülür.

3- Susurluk Outlet AVM: Mustafakemalpaşa giriş konumundadır. Belki üst geçitli kavşak veya box menfez yapılarak bu sorunlarda çözülebilir.

Her 3 ışıklarda da araçlar en az 1-2 km’lik konvoy oluşturmaktadır. 3-5 metre arasında dur kalk yapmak zorunda kalmaktadırlar. Canı tez olan sürücüler, fırsat buldukları yerlerde bir aracın zor geçebileceği yerlerde bile 3’ncü şeridi oluşturmaktadır. Araçlar veya aynalar çarpışmaktadır. Sürücüler arasında kavga çıkmaktadır.

Bu kavşaklarda, geçiş olmadığı halde, kırmızı ışıktan dolayı araçlar durmaktadır. Hiç olmazsa özel günlerde trafik polisi konulsa yine bir nebze trafik rahatlar.

Dur kalklardan dolayı araçların gereksiz yakıt sarfiyat maliyetleri, bu ışıklar yerine yapılacak olan geçiş düzenlemesi, maliyetini 1-2 yılda karşılayabilir.

Trafik Genel Müdürlüğü veya Bölge Müdürlüklerinin, bu gibi konular üzerinde kafalarını yormak istemedikleri anlaşılmaktadır. Çözüm üretmemektedirler. Çünkü onlar, devlet memurudur, sallar başını alır maaşını. Çileyi de Pazar ve özel günlerde (bayram) bu güzergahı kullanan sürücüler çeker. Bir Pazar günü Karacabey-Bursa arasını 2 saat 15 dakikada gidebildim.

İspanya Madrid’de mihmandarımız, şehir içinden araçla geçerken şu bilgiyi verdi bize. “Şuanda nehir üzerinden geçiyoruz. Madrid belediyesi şehir içi trafiğini rahatlatmak için, nehir yatağını değiştirdi, kanal içine aldı ve üzerine de bu yolu yaptı”

Bir Avrupalı Belediye Başkanı, nehir üzerine yol yapabiliyor, bizim Karayolları Genel Müdürlüğü, Trafik Genel Müdürlüğü ile koordine kurup, Türkiye’de trafiği en yoğun olan karayolu üzerine üst geçit yada box menfez yapmaktan aciz. Sonrada biz, neden bu kadar diğer ülkelerden geri kaldık diye hayıflanıyoruz. Sebebi belli değil mi? Bizim yöneticilerimiz iş sevmiyor da ondan kaynaklanıyor.

“İnsanlar kendine layık lider seçer” onlarda yönetici atar, işlerde tıkır tıkır yürür, insanlarda huzur bulur. Aynen Türkiye’deki gibi!