Saadet Partisi (SP) Yönetim Kurulu Üyesi Adil Çalık, kısa zaman önce değiştirilen Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) Yönetmenliği ile ilgili bir basın açıklaması yaparak, hükümetin çevre politikasını sert bir şekilde eleştirdi.
ABD’de 29 yıl içerisinde 3 kez değişen ÇED’in, Türkiye’de 21 yılda 17 defa değiştirilmesini eleştiren Çalık, her yönüyle AB’yi örnek alan hükümetin, ÇED Yönetmenliği’ni iki de bir değiştirmesini ‘rant kokan değişiklikler’ olarak değerlendirdi.
Çalık, “Maalesef değiştirilen ÇED Yönetmenliği, canlı ve bitki örtüsünün korunması yönünde değil de onların tahrip edilmesi yönünde olmaktadır” diyerek, AKP hükümetinin insanı değil, rantı merkeze alan bir anlayışla hareket ettiğini ifade etti.
Refah-Yol’un çıkardığı bütün yönetmenliklerin tamamen insanın ve bitki örtüsünün korunmasına yönelik olduğunu belirten Çalık, “Organize sanayi bölgesi yada sanayi tesisi kuracaksanız, erozyona uğramış bölgelerde kurabilirsiniz. Bir yere demiryolu mu döşenecek, karayolu mu gidecek? Bunların tarımsal faaliyetlerin olmadığı, erozyona uğramış bölgelerde olması lazım. Çünkü erozyona uğramamış, insanların üretim yaptığı tarımsal faaliyet alanlarına gelişi güzel tesis veya yol yapılırsa, o zaman insan ve canlılar için yaşanılmaz bir bölge haline gelir” dedi.
ÇED yönetmenliğinin doğru uygulanmamasının bir diğer sonucunun da Türkiye’de hastalıkları arttırdığını söyleyen Çalık, şunları kaydetti: “ÇED yönetmenliği, hava ve gazları da kontrol altına alır. Ama yeni ÇED yönetmenliği bunları da ıskalamış. Çünkü hava kontrolü yapan ÇED’e rağmen Türkiye’de hastalıklar çok arttı. Baca gazları ve eksoz gazlarından dolayı akut hastalıkları ve astım hastalıkları çok arttı. Bakıyorsunuz hemen hemen herkeste bu hastalıklara rastlamak mümkün. Bu hastalıkların artmasını ÇED yönetmenliklerinin doğru uygulanmamasına bağlayabiliriz. İnsanların yaşadığı bölgelerde üretilen sıvı atıklar, bunların toplanması, taşınması ve imha edilmesi çok önemli, hastanelerden çıkan tıbbi atıklar, endüstriyel bölgelerde ve evlerde çıkan atıklar bunlarında kontrol altına alınması lazım. ÇED yönetmenliğinin önemi burada ortaya çıkıyor.”