MHP Karacabey İlçe Başkanı Hüseyin Erol, Ege Üniversitesi Kampüsü’nde PKK yandaşları ile çıkan kavgada Ülkücü Fırat Çakıroğlu’nun öldürülmesi ile ilgili açıklamada bulundu.
“Biz, bir ölüp bin dirileceğiz, bir gidip bin geleceğiz” diyerek sözlerine başlayan MHP İlçe Başkanı Hüseyin Erol, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Çözüm süreci adı altında başlatılan ve ihanet sürecine dönüşen ‘açılım’, ülkemizin tüm bölgelerinde her geçen gün artan bir ivme ile meyvelerini vermeye başlamıştır. Çözüm adı verilen süreç ülkemizi çözmekten, sahip olduğu değerleri bir bir parçalamaktan, halkımızı ayrıştırmak öte geçmemiştir. Bu ülke, bu aşamalara kolay kolay gelmedi. Adeta küllerinden doğarak, her türlü bedeli ödeyerek geldi.
Bu vatanın bölünmez bütünlüğünün en büyük teminatı olan ülkücüler, en büyük bedeli ödeyen vatanseverler oldu. En büyük bedeli ödeyen ülkücüler, en son şehidini, alçakça ve de haince bir saldırı sonucunda Ege Üniversitesi’nde vermiştir. Çözüm süreci adı altında ülkemizin her kesiminde kargaşa çıkaran bölücü örgüt sempatizanları ve şehir yapılanması, amaçlarına ulaşmak için ilk etap olarak üniversiteleri seçmiştir. Bu konuda iç güvenlik kademesinde görevli tüm yetkililer, TBMM kürsüsünden ve basın açıklamaları ile uyarılmasına rağmen, bu uyarıları kulak arkası etmelerinin sonuçlarını görüyoruz hep beraber.
3 günden beri Ege Üniversitesi Kampüsü’nde kargaşa çıkartan 300-400 kişilik bir grup oluşturan ve ellerinde bıçak, satır ve palalar bulunan kanı bozuk hainler, ülkücü öğrencilere saldırarak Ülkü Ocakları Üniversite Başkanımız Fırat Çakıroğlu ve iki arkadaşını ağır yaralamış, bölücü canavarların olay yerine gelen ambulansı engellemesi sonucu Fırat Çakıroğlu kardeşimiz şehit düşmüştür.
Şımartılan, her türlü küstahlığına göz yumulan bölücü terör örgütü şehirlerde, sokaklarda ve okullarda kin kusmayı sürdürmektedir. Öğrencilikle ve insanlıkla hiçbir ilgisi bulunmayan caniler güruhu, üniversitelerde delici, kesici ve hatta ateşli silahlarla ellerini kollarını sallayarak gezmektedirler.
‘Analar ağlamasın’ sloganıyla başlatılan bu süreç çözümün değil yalnızca çözülmenin başlangıcı olmuştur. Elim saldırıyı gerçekleştirenlerin bulunup en ağır şekilde cezalandırılması hükümetin namus borcudur. Bu taviz sürecinden yüz bulan şeref yoksunu bölücüler, milliyetçi-ülkücü gençleri hedef almaktadırlar. Bu kahpe saldırının derhal aydınlatılması, faillerinin hemen bulunması gerekmektedir.
Ülkücüler için bıçak kemiğe dayanmış olup, bu kahpelik asla unutulmayacaktır. Kimse sabırlı oluşumuzu uysal olduğumuz şeklinde yorumlamamalıdır. Şu asla unutulmamalıdır ki, ülkenin bekası ve selameti için sabır ve sükutu şiar edinen ülkücüler, fırtına öncesi sessizliği de daima içlerinde barındırmaktadırlar. Can verdiğimiz gibi canımızı korumasını da elbette biliriz. Terör örgütü uzantılarına sözde mahkeme kuracak kadar yüz veren, kampüslerin terör kampı haline getirilmesine izin verenler, ilelebet terör örgütü ile aynı damgayı taşıyacak ve Türk Milleti’nin öfkesinden kurtulamayacaklardır.
iktidardan aldığı tavizler ile ülküdaşlarımıza saldırma cüretini gösteren hainler, Türk Milliyetçileri’nin tavizsiz duruşu karşısında şüphesiz hüsrana uğrayacaklardır. Tarihi şehitlerle dolu ve şanlı bir geçmişe sahip olan ülkücü hareket, safları daha da sıklaştırarak kutlu yürüyüşüne devam edecektir. Fırat Çakıroğlu kardeşimize Cenabı Allah’tan rahmet, ailesine ve camiamıza baş sağlığı diliyorum. Biz; bir ölüp bin dirileceğiz, bir gidip bin geleceğiz”