Belediye Başkanı Ergün Koç, her fırsatta üçlü olsun güçlü olsun diyen AK Parti Belediye Başkan Adayı Ali Özkan’a tepki göstererek, “Arkamda Büyükşehir ağabeyim var, onun arkasında vekil var, üçlüyüz, güçlüyüz dersen adama sorarlar, sen tek başına cesaret edemiyor, hizmete talip olamıyor musun diye” şeklinde konuştu.

Açıklamasında, “30 Mart 2014 Pazar günü gerçekleşecek seçimlerin ilçemize ve ilçemiz halkına hayırlar getirmesini temenni ederim” ifadelerine yer veren Başkan Koç, AK Parti Belediye Başkan Adayı Ali Özkan’ı da şu sözlerle eleştirdi;

“Seçim hazırlık süresince doğal olarak tüm siyasi partiler ve adaylar kamuoyuna kendilerini takdim etmekte ve destek talep etmektedir. Ancak sizlere de garip geldiğine inanarak üçlü, güçlü, saç ayaklı gibi siyasi hayata sokulmaya çalışılan kelimeleri hayretle müşahede etmekteyim.

Sevgili hemşerilerim siyaset iddia gerektirir, özgüven, eğitim, tecrübe ister. Benim arkamda Büyükşehir ağabeyim var, onun arkasında vekil var, üçlüyüz, güçlüyüz dersen adama sorarlar, sen tek başına cesaret edemiyor, hizmete talip olamıyor musun? İlçemizin beklentisi böyle bir sıralanış değil, tüm Karacabey’i projelerine ve hizmet inancına ikna edebilecek bir adaydır.

Allah’ıma binlerce şükürler olsun ki bugüne kadar ilçeme kazandırdığım her hizmette tek gücüm sizlerden aldığım destek oldu. İlçeme kazandırdığım 14 bin metre içme suyu hattında, doğalgazda, altyapıda, parklarda, iki etap TOKİ’lerde, kapalı yüzme havuzu, spor salonu ve diğer onlarca hizmette desteğim sadece ilçemin kadirşinas halkı oldu, hiçbir eksiklik hissetmedim.

Diğer taraftan üç ve yaratacağını iddia ettiği güçten medet uman arkadaşıma şu bilgileri hatırlatmakta fayda görüyorum. Belediyeler çeşitli güç iddialarına göre değil kanunlara dayanılarak İller Bankası’ndan gönderilen ve ilçede yaratılan kaynaklarla hizmetlerini yürütür. Yaşayan her birey için hesaplanan meblağ nüfusla çarpılarak ilgili belediye hesabına aktarılır. Hiçbir belediyenin diğerinden üstünlüğü söz konusu değildir. Örneğin Kars Belediyesi de, Antalya Belediyesi de, İstanbul Belediyesi de nüfusa oranla eşit payı almaktadır.

Bir konuyu da belirtmeden geçemeyeceğim. Altyapısı hazırlanmadan oldu bittiye getirilerek millete rağmen çıkarılan, dayatılan Büyükşehir yasasının sebebi nedir. Benim 64 köyüme hizmeti hedefleyen bir yasa ise, neden köylerimiz ilçe belediyesine bağlamakla yetinilmemiş Büyükşehir’e bağlanmasında ısrar edilmiştir. Amaç hizmet götürmekse neden bu köylerimizin yıllarca emek verdikleri Köy Tüzel Kişiliğine ait mal varlığı ve taşınmazlar pozitif ayrımcılık yapılarak kendilerine bırakılmamıştır. Yoksa zaten bitme noktasına gelen köylümüzün elinde kalan son varlığı üzerinde de bir takım çıkar hesapları mı söz konusu acaba. Gemicilikler aldığınız, kasalara, evlerinize sığdıramayıp ayakkabı kutularına dahi doldurduklarınız yetmedi de benim milletin efendisi köylümün merası, köy minibüsü, köy tarlaları mı gözünüze battı.

Destek olacağı iddiasında bulunulan merkezi hükümetin temsilcisi Ankara’daki milletvekillerinin yıllardır ilçemize çaktığı bir çiviyi görememekteyiz. Özür dilerim haklarını yemeyelim iki yol çalışmalarının biri Kıranlar Köyünde Büyükbaş çiftliklerine, diğeri ise Canbaz Köyünde Tavuk çiftliklerine. Günaşırı kazalarla canı yanan ova köyleri yolunu kullanan insanlarımızı düşünmekse akıllarının ucundan bile geçmedi yıllardır. Göreve geldiğim 10 yıldır Gölecik Barajı yılan hikayesi. Oldu olacak, bitti bitecek sonuç başka bahara.

Bu duygu ve düşüncelerle belirtmek isterim ki, saygıdeğer Karacabey halkı doğru ile yanlışı, kendilerine hizmet edenle sadece iddiada bulunanı ayırt edecek, hak edene desteğini sandıkta gösterecektir. Altının değerini kuyumcu bilir, siyasetçinin mihenk taşı da halkımızın teveccühüdür. 30 Mart’ta saygıdeğer Karacabey halkı herkesin değerini belirleyecektir. Bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada kendimi önce yüce Yaradana sonrada kıymetli Karacabey halkının sağduyu ve takdirine bırakıyorum.

İyi ve iddialı yönetici kimseden icazet ve himmet beklemez, dilenmez, kimsenin adamı olmaz. Allah’a sığınır, halkına güvenir.  Benim üçe, güce değil sadece halkımın desteğine ihtiyacım var. Bu duygu ve düşüncelerimi halkımızın vicdanına sunuyor saygı ve hürmetlerimi arz ediyorum.”