”
BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, İdris Naim Şahin’in
İçişleri Bakanlığından alınması sonrası düzenlediği basın toplantısında,
‘’Gazsız, bombasız, müdahalesiz bir süreç istiyoruz. Milletvekillerinin
coplanmadığı, halkın, gazetecilerin, hukukçuların, öğrencilerin tutuklanmadığı,
sivil toplum örgütlerine baskıların olmadığı bir süreç istiyoruz. İ.N.Şahin, bu
ülkenin başına gelebilecek en büyük felakettir, en büyük beladır. Ondan
kurtulduğumuz için şükrediyoruz. Bir daha Allah İ.N.Şahin’in yüzünü bile
göstermesin’’ diyor.
Bir vekil, bir bakana bela diyebiliyor. Hakaret
edebiliyor. (Asıl belanın kendileri olduğunun farkında değil) Fakat hiçbir
AKP’li vekilden tepki almıyor. Tepki almaması da herhalde normal, şu son kabine
değişikliğiyle kabinenin üçte biri kürt kökenli bakanlarla dolduruldu. Herhalde
başbakan kürt kökenlileri çok seviyor! AKP vekili de başbakana ağzını açamıyor,
yandaş medya da sesini çıkaramıyor.
CHP milletvekili Birgül Ayman Güler, TBMM kürsüsünden
‘Anadilde Savunma’ ile ilgili hükümet tasarısının görüşülmesi sırasında yaptığı
konuşmada, ‘Kürt milliyetçiliğini bana ilericilik diye yutturamazsınız, Türk
ulusu ile kürt milliyetini eşdeğer göremezsiniz’ dedi. Yandaş medya ve bazı
köşe yazarları hop oturup hop kalktı. Bazıları, ‘Bu nasıl kafa’, bazıları,
‘CHP’den çözüme ırkçı darbe’ diyerek gazetelerine başlık attılar.
Bu ülkede meğer ne çok ilerici varmış! BDP’li vekiller
her gün kutuplaştırıcı, ayrımcı, toplumu bölmeye yönelik beyanatlar veriyorlar,
hiçbirinden ses çıkmıyor da, gerçekleri söyleyen bir akademisyen vekilin
sözleri mi ağır geliyor.
Silah zoruyla kürt ırkçılığını dayatan, sokakları yakıp
yıkan, gencecik insanları yakan, polis ve askere kurşun sıkanlara neden ses
çıkarmıyorsunuz! Anadilde savunmayı mecliste çıkaranlar, biliniz ki bu kürtçe
savunmadır. Bu ileride resmi dairelerde kürtçe konuşmaya kadar gidecek.
Türkiye, tek dil, tek bayrak, tek vatandan çıkacak. Kendini ilerici görenler,
ülkenin parçalandığını görebilecekler mi? Kürtlere verilen bu tavizler nereye
kadar gidecek. Kürtler bu ülkede diğer
ırklarla eşit haklara sahip değiller mi? Bakan, cumhurbaşkanı dahi olamıyorlar
mı? 3 pkk’lı kadının cenazeleri, Fransa’dan neden kendi memleketlerine
getirilmedi de Diyarbakır’da pkk bayraklı tören yapıldı. İlerici geçinenler
bunun anlamını anlayabiliyor musunuz?
BDP’li vekil, meclis kürsüsünden ‘Anadilde savunmayı da
anadilde eğitimi de söke söke yapacağız’ diyor. Rest çekiyor. Ne acıdır ki
hiçbir vekilin sesi çıkmıyor. Ülke yavaş yavaş parçalanmaya gidiyor.
Tutturulmuş açılım da açılım. Otuz yıldır bu ülkeye kan
kusturan, terör örgütü kuran, 40 bin can alan, Türkiye’den toprak alarak
kürdistan’ı kurmak isteyen terörist başı Öcalan’dan medet umanların
heveslerinin kursağında kalacağını unutmamalıdırlar. Çünkü ben kürt’ün ve
arap’ın sözüne güvenemem, her sözünün arkasında bir menfaati vardır. Menfaati
sağlanamazsa anında tekmeyi atar.
Anadilde savunma pkk’nın isteğiydi şimdi yerine
getirildi. Kanun daha yasalaşmadan, yani cumhurbaşkanı onayı sağlanmadan
yürürlüğe girdi. (Nasıl olsa cumhurbaşkanı onaylayacak) Mahkemelerde kürtçe
savunma yapıldı. İleri demokrasiciler bakalım gelecekte pkk’ya daha nice
tavizler verecekler.
Kendi vekilini eleştiren ‘Anadilde savunma’ ile ilgili
Adalet Komisyonunda görevli olmamasına rağmen CHP’li vekillerin tam tersine
görüş savunan, CIA’nın yan kuruluşu Stratfor’da, ‘TR 705’ koduyla kayda giren
Sezgin Tanrıkulu ile ‘Kurtuluş Savaşı sırasında etnik temizlik yapıldı’ diyen
CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün gibi kürtlerle, CHP hiçbir yere varamaz.
Hüseyin Aygün tarih biliyor mu? Herhalde amacı CHP’yi küçültmek. CHP, her
ikisiyle de yollarını ayırmalıdır. CHP’den istifa etmelidirler. İstifa
etmezlerse ihraç edilmelidirler.
Biz, öz be öz CHP’li olarak ırkçılık yapmıyoruz. Irkçılık
yapanlara, bu ülkenin değerlerini yok etmek isteyenlere karşıyız, daima da
karşı olacağız.
“